16-46 / notlar 126
-----------------------
despertar
uyanmak / kalkmak
-
despertarme
beni uyandır(mak) / beni kaldır(mak)
-
puedes despertarme
beni uyandırabilirsin
-
¿puedes despertarme?
beni uyandırabilir misin?
beni kaldırabilir misin?
-
¿puedes despertarme mañana?
yarın beni uyandırabilir misin?
yarın beni kaldırabilir misin?
-
¿puedes despertarme mañana a las seis?
yarın beni altı'da kaldırabilir misin?
-
¿puedes despertarme mañana a las seis de la mañana?
beni yarın sabah altı'da kaldırabilir misin?
- --------- -
por supuesto
tabii ki
-
por supuesto, pero porqué?
tabii ki, fakat neden?
-
por supuesto, pero porqué te despiertas?
tabii ki, fakat neden kalkıyorsun?
tabii ki, fakat neden uyanıyorsun?
-
por supuesto, pero porqué te despiertas tan temprano?
tabii ki, fakat neden çok erken uyanıyorsun?
- ---------- -
tiempo
zaman
-
mucho tiempo
çok zaman
-
lleva mucho tiempo
çok zaman alır / çok zaman alıyor
-
me lleva mucho tiempo
çok zamanımı alıyor
-
me lleva mucho tiempo prepararme
hazırlanmam çok zamanımı alıyor
-
[preparar > hazırlanmak]
[prepararme > hazırlanmam]
- --------- -
hacer > yapmak
hago > yapıyorum / yaparım
haces > yapıyorsun / yaparsın
-
¿qué haces?
ne yapıyorsun?
ne yaparsın?
-
¿qué haces tú?
sen ne yapıyorsun?
sen ne yaparsın?
-
¿qué haces tú en la mañana?
sabahları ne yaparsın?
- ------- -
[levantar > (yataktan) kalkmak]
[levantarme > (ben) kalkarım]
[levantas > (sen) kalkarsın]
-
¿cuando te levantas, te duchas?
kalktığın zaman, duş alır mısın?
(kalkınca, duş alır mısın?) (mejor)
(kalktığında, duş alır mısın?) (mejor)
-
[¿cuando? > ne zaman]
-
cuando te levantas
kalktığın zaman /
ne zaman kalkarsan
= "kalkınca" / "kalktığında" (mejor)
-
cuando te comes
yediğin zaman /
ne zaman yersen
= "yiyince" / "yediğinde" (mejor)
-
sí, después de levantarme, me ducho
evet, (ben) kalktıktan sonra, duş alırım
-
¿qué haces después?
sonra ne yaparsın?
-
después de ducharme
(ben) duş aldıktan sonra
-
mirar > bakmak
miro > bakarım
me miro > (bana/kendime) bakarım
-
el espejo > ayna
en el espejo > aynada
-
me miro en el espejo
aynada kendime bakarım
aynaya bakarım (mejor)
-
me miro en el espejo unos minutos
birkaç dakika aynaya bakarım
-
¿qué haces después?
sonra ne yaparsın?
-
peinar > (saç) taramak
peino > (saç) tararım
-
me peino >
(kendimi/kendi saçımı) tararım /
saçımı tararım (mejor)
-
después de mirarme en el espejo, me peino
aynada kendime baktıktan sonra, saçımı tararım
aynaya baktıktan sonra, saçımı tararım (mejor)
-
vestirse > giyinmek
me visto > giyinirim
te vistes > giyinirsin
-
¿a qué hora? > ne zaman? / hangi vakit?
-
¿a qué hora te vistes?
ne zaman giyinirsin?
-
me visto después de desayunar
kahvaltıdan sonra giyinirim
-
después de desayunar > kahvaltıdan sonra
antes de desayunar > kahvaltıdan önce
-
cepillar > fırçalamak
-
cepillo > fırçalarım
cepillas > fırçalarsın
-
los dientes > dişler
-
me cepillo los dientes
(ben kendi) dişlerimi fırçalarım
-
siempre "me cepillo los dientes"
her zaman "dişlerimi fırçalarım"
-
siempre me cepillo los dientes "antes de desayunar"
her zaman "kahvaltıdan önce" dişlerimi fırçalarım
-
siempre me cepillo los dientes "después de desayunar"
her zaman "kahvaltıdan sonra" dişlerimi fırçalarım
-
siempre me cepillo los dientes "antes y después de desayunar"
her zaman "kahvaltıdan önce ve sonra" dişlerimi fırçalarım
-
salir > (dışarı) çıkmak / çıkmak
-
otra vez > tekrar / bir daha
-
"me miro en el espejo" > "aynaya bakarım"
-
y me miro "en el espejo" otra vez antes de salir
ve çıkmadan önce bir daha aynaya bakarım
ve çıkmadan önce "aynada" bir kez daha kendime bakarım