+++++++++++++++++++++

Bu Blogda Ara [buscar]

16-46 / notlar 109

 16-46 / notlar 109

---------------------


quiero > istiyorum

quiero ver > görmek istiyorum

-

quiero verte > seni görmek istiyorum

-

quiero ver "a tu hermana" > "kardeşini" görmek istiyorum

quiero ver "a tu madre" > "anneni" görmek istiyorum

-

quiero verlas > onları görmek istiyorum

-

"otra vez" > tekrar / yeniden / bir kez daha / yine

-

quiero verlas "otra vez" 

onları "tekrar" görmek istiyorum

-

puedo ir > gidebilirim

-

puedo ir contigo 

seninle gidebilirim

-

puedo ir contigo esta noche 

bu gece seninle gidebilirim

-

¿puedo ir contigo esta noche? 

bu gece seninle gidebilir miyim?

-

espere por favor

bekle lütfen

-

"tengo que hablar" > konuşmalıyım

-

conmigo > benimle

contigo > seninle

con él /ella > onunla

con mi amiga > arkadaşımla

con mi madre > annemle

-

tengo que hablar con mi madre

annemle konuşmalıyım

hablar > konuşmak

hablar de +..... > ..... + hakkında konuşmak

hablar de eso > bunun hakkında konuşmak

-

tengo que hablar > konuşmalıyım

tienes que hablar > konuşmalısın

tenemos que hablar > konuşmalıyız

-

tenemos que hablar de eso

bunun hakkında konuşmalıyız

pero > fakat

ahora > şimdi

ir > gitmek

tengo que irme > gitmeliyim

-

pero... ahora, tengo que irme

fakat... şimdi gitmeliyim

también >   ....    de / .....   da

-

tengo que irme > gitmeliyim

-

tengo que irme "también"

ben "de" gitmeliyim 

-

decir > söylemek

diga > söyle

dígame > bana söyle

-

más > daha

más tarde > daha sonra

"dígame" más tarde > daha sonra "bana söyle"

-

ahora, tengo que irme > şimdi gitmeliyim

-

ayudar > yardım etmek

voy a ayudar > yardım edeceğim

-

a mi madre > anneme

-

voy a ayudar a mi madre

anneme yardım edeceğim

-

voy a ayudarle > ona yardım edeceğim

-

decir > söylemek

decirte > sana söylemek

puedo decir > söyleyebilirim

puedo decirte > sana söyleyebilirim

-

puedo decirte mañana 

yarın sana söyleyebilirim /

= sana yarın söyleyebilirim

-

vas > gidiyorsun

¿vas? > gidiyor musun?

-

¿Vas ahora? 

şimdi gidiyor musun?/

gidiyor musun şimdi

-

creo que > .... sanırım / düşünüyorum

creo que sí > öyle düşünüyorum / sanırım öyle

sí, creo que sí > evet, öyle düşünüyorum

-

puedo ir > gidebilirim

puedes ir > gidebilirsin

¿puedes ir? > gidebilir misin?

¿puedes ir mañana? > yarın gidebilir misin?

-

pero > fakat

-

quizas > belki

-

¿qué? > ne?

¿por qué > neden?

-

quizas ¿pero por qué? 

belki fakat neden?

-

tengo que ayudar > yardım etmeliyim

tengo que ayudarte > sana yardım etmeliyim

-

tienes que ayudar > yardım etmelisin

tienes que ayudarme > bana yardım etmelisin

-

porque hoy tienes que ayudarme

çünkü bugün bana yardım etmelisin

puedo ayudarte con mucho gusto 

memnuniyetle sana yardım edebilirim

------------------------------------------------


16-46 / notlar 108

 16-46 / notlar 108

-----------------------



espere > bekle

espere un momento > bekle bir dakika

hablar > konuşmak

tengo que hablar > konuşmak zorundayım / konuşmalıyım

-

hermano > kardeş / abi

hermana > kardeş / abla

mi hermana > kardeşim / ablam

con mi hermana > kardeşimle / ablamla

-

"tengo que hablar" con mi hermana

ablamla konuşmalıyım

-

por teléfono > telefonla / telefonda 

-

¿qué tal? > n'aber (ne haber?)

-

hola hermana ¿qué tal? 

merhaba abla, n'aber?

-

hoy > bugün

contigo > seninle

comer > yemek yemek

voy a comer > yiyeceğim / yemek yiyeceğim

no voy a comer > yemeyeceğim / yemek yemeyeceğim

-

hoy, no voy a comer contigo

bugün, seninle yemek yemeyeceğim

-

amiga / amigo > arkadaş

una amiga / un amigo > bir arkadaş

a una amiga / a un amigo > bir arkadaşa

ayudar > yardım / yardım etmek

-

ayudarme > bana yardım

ayudarte > sana yardım

ayudarle > ona yardım

voy a ayudar > yardım edeceğim

-

yoy a ayudar a una amiga 

bir arkadaşa yardım edeceğim

-

voy a ayudarle > ona yardım edeceğim

-

estudiar > ders çalışmak

tengo que estudiar > (ders) çalışmalıyım

tienes que estudiar > (ders) çalışmalısın

tiene que estudiar > (ders) çalışmalı

-

tiene que estudiar turco 

türkçe (ders+i) çalışmalı

-

hasta luego > görüşmek üzere / görüşürüz

-------------------------------------------------------


¿quieres? > ister misin

-

¿quieres un café turco? 

bir türk kahvesi ister misin?

-

con leche > sütlü

por favor > lütfen

-

sí, con leche, por favor 

evet, sütlü, lütfen

-

estudiar > çalışmak

estudio > çalışıyorum / çalışırım

-

he estudiado > çalıştım

has estudiado > çalıştın

-

suficiente > yeterli / yeterince / yeteri kadar

-

he estudiado suficiente 

yeteri kadar çalıştım

-

bien > iyi / tamam

------------------------

casa > ev

escuela > okul

restaurante > restoran

-

en la casa > evde

en la escuela > okulda

en el restaurante > restoranda

-

estoy en la casa > evdeyim

he estado en la casa > evdeydim

has estado en la casa > evdeydin

¿has estado en la casa? > evde miydin? / eve gitmiş miydin?

-

estoy en la escuela > okuldayım

he estado en la escuela > okuldaydım

has estado en la escuela > okuldaydın

¿has estado en la escuela? > okulda mıydın? / okula gitmiş miydin?

-

estoy en el restaurante > restorandayım

he estado en el restaurante > restorandaydım

has estado en el restaurante > restorandaydın

¿has estado en el restaurante? > restoranda mıydın? / restorana gitmiş miydin

¿ha estado en el restaurante marmara? 

marmara restorana gitmiş miydin?

-

tiempo > zaman

tengo tiempo > zamanım var

tienes tiempo > zamanın var

¿tienes tiempo? > zamanın var mı?

-

¿tiene tiempo ahora? > şimdi zamanın var mı?

-

no, no tengo tiempo > hayır, zamanım yok

-

leer > okumak

leerlo > onu okumak

-

escribir > yazmak

escribirlo > onu yazmak

-

tengo que leer > okumalıyım

tengo que escribir > yazmalıyım

-

tengo que escribir "algo en turco"

"türkçe bir şey" yazmalıyım 

-

puedo ayudarte

sana yardım edebilirim

-

puedo escribir > yazabilirim

puedes escribir > yazabilirsin

puede escribir > yazabilir

-

podemos escribir > yazabiliriz

-

juntos > birlikte

-

podemos escribirlo juntos 

birlikte yazabiliriz

-

casa > ev

mi casa > evim

a mi casa > evime

-

venga a mi casa 

evime gel

-

puedo ayudarte

sana yardım edebilirim

-

con mucho gusto

memnuniyetle

estar listo > hazır olmak

estoy listo > hazırım

estás listo > hazırsın

¿estás listo? > hazır mısın?

-

voy a ir  > gideceğim

voy a venir > geleceğim

voy a comer > yiyeceğim

voy a estudiar > çalışacağım

-

voy a estar listo > hazır olacağım

-

a la una > (saat) bir'de

a las cinco > (saat) beş'te

a las siete > (saat) yedi'de

-

voy a estar listo a las cinco > saat beş'te hazır olacağım

-

hasta luego

görüşmek üzere


16-46 / notlar 107

 16-46 /  notlar 107

------------------------


comer > "yemek yemek"

tengo hambre > açım / acıktım

-

tengo hambre, quiero "comer"

acıktım, "yemek yemek" istiyorum

-

comer > yemek yemek

he comido > yedim (yemek yedim)

has comido > yedin (yemek yedin)

¿has comido? > yedin mi? (yemek yedin mi?)

¿has comido ya? yemek yemiş miydin?

-

beber > içmek

he bebido > içtim

has bebido > içtin

-

un poco > biraz

he bebido un poco > biraz içtim

-

café > kahve

-

leche > süt

con leche > sütlü 

café con leche > sütlü kahve

-

he bebido un poco "café con leche" 

biraz "sütlü kahve" içtim

-

he bebido > içtim

no he bebido > içmedim

he comido > yedim

no he comido > yemedim

-

todavía > henüz

no he comido todavía > henüz (yemek) yemedim

-

quiero > istiyorum

quiero ir > gitmek istiyorum

contigo > seninle

quiero ir contigo > seninle gitmek istiyorum

-

quiero > istiyorum

quiero saber > bilmek istiyorum

quiero saber algo > bir şey bilmek istiyorum

-

puedo comer > yemek yiyebilirim

puedo beber > içebilirim

puedo ir > gidebilirim

-

decir > söylemek

decirte > sana söylemek

puedo decirte > sana söyleyebilirim

puedo decirte algo > sana bir şey söyleyebilirim

¿puedo decirte algo? > sana bir şey söyleyebilir miyim?

puedes decir > söyleyebilirsin

puedes decirme > bana söyleyebilirsin

-

"con mucho gusto" > "memnuniyetle"

-

puedes decirme + pero + tengo que irme + en un momentito

bana söyleyebilirsin + fakat + gitmek zorundayım (gitmeliyim) + bir dakika içinde (hemen) /

= (bana) söyleyebilirsin fakat hemen gitmeliyim

-----------


tengo que > zorundayım

tienes que > zorundasın

tiene que > zorunda

tenemos que > zorundayız

-

tenemos que hablar > konuşmak zorundayız

-

con mucho gusto > memnuniyetle

--------------------------------------------


necesito > ihtiyacım var / gerekli / lazım

estudiar > (ders) çalışmak

-

necesito estudiar > (ders) çalışmam lazım

-

ayudar > yardım etmek

ayudarme > bana yardım etmek

ayudarte > sana yardım etmek

-

puedes ayudarme > bana yardım edebilirsin

puedo ayudarte > sana yardım edebilirim

¿puedes ayudarme? > bana yardım edebilir misin?

-

con mucho gusto > memnuniyetle

-

¿qué estudias?  

ne (dersi) çalışıyorsun? / 

hangi dersi çalışıyorsun?

-

turco > türkçe

-

estudio turco > türkçe çalışıyorum

-

entonces > öyleyse

-

entonces puedo ayudarte  

öyleyse sana yardım edebilirim 

-

pero tengo hambre > fakat acıktım

-

no he comido nada > hiçbir şey yemedim 

-

puedo comer > yiyebilirim

puedes comer > yiyebilirsin

podemos comer > yiyebiliriz

-

juntos > birlikte

-

podemos comer juntos > birlikte yiyebiliriz

-

entonces podemos comer juntos  

öyleyse birlikte yiyebiliriz

-

con mucho gusto > memnuniyetle

-

despues de comer  

yemekten sonra

-

podemos estudiar juntos  

birlikte çalışabiliriz

---------------------------------


-----------------------------------------------

-----------------------------------------------

1- ¿has comido ya? 

2- no he comido todavía 

3- he bebido un poco café con leche 

4- quiero saber algo. ¿puedo decirte? 

5- puedes decirme, pero tengo que irme en un momentito

6- tenemos que hablar 

7- con mucho gusto 

8- necesito estudiar.  ¿puedes ayudarme? 

9- ¿qué estudias?  

10- estudio turco 

11- entonces puedo ayudarte pero tengo hambre, no he comido nada 

12- entonces podemos comer juntos  

13- despues de comer, podemos estudiar juntos  

------------------------------------------------

1- yemek yemiş miydin?

2- henüz yemedim

3- biraz sütlü kahve içtim

4- bir şey bilmek istiyorum... sana söyleyebilir miyim?

5- bana söyleyebilirsin, fakat hemen gitmeliyim

6- konuşmalıyız

7- memnuniyetle

8- çalışmam lazım, bana yardım edebilir misin? 

9- ne çalışıyorsun?

10- türkçe çalışıyorum

11- öyleyse sana yardım edebilirim fakat açım, hiçbir şey yemedim

12- öyleyse birlikte yiyebiliriz  

13- yemekten sonra birlikte çalışabiliriz

16-46 / notlar 106

 16-46 /  notlar 106

-----------------------




esperar > beklemek

no puedo esperar > bekleyemem

-

escribir > yazmak

no puedo escribir > yazamam

-

comer > (yemek) yemek

no puedo comer > (yemek) yiyemem

-

andar > yürümek

no puedo andar > yürüyemem

-

hablar > konuşmak

no puedo hablar > konuşamam

--------------------------------------


esperar > beklemek

tengo que esperar > beklemek zorundayım / beklemeliyim

-

escribir > yazmak

tengo que escribir > yazmak zorundayım / yazmalıyım

-

comer > (yemek) yemek

tengo que comer > (yemek) yemek zorundayım / yemeliyim

-

andar > yürümek

tengo que dormir > yürümek zorundayım / yürümeliyim

-

hablar > konuşmak

tengo que hablar > konuşmak zorundayım

----------------------------------------------------


tengo que irme > gitmek zorundayım / gitmeliyim

en un momen"tito" > ("hemen") bir dakika içinde / hemen / şimdi

-

tengo que irme en un momentito

(hemen) bir dakika içinde gitmeliyim /

hemen (bir dakika içinde) gitmeliyim

-------------------------------------------


pero > fakat

pero ahora > fakat şimdi

-

pero ahora tengo que irme

fakat şimdi gitmeliyim

---------------------------


¿usted se va? > (siz) gidiyor musunuz?

¿vas a ir? > (sen) gidiyor musun

-

sí, tengo que irme 

evet gitmek zorundayım /

evet gitmeliyim

-

me voy > gidiyorum / (ayrılıyorum) 

me voy ahora > şimdi gidiyorum

-

¿dónde? > nerede?

¿a dónde? > nereye?

¿a dónde vas? > nereye gidiyorsun?

-

nuestro/nuestra > bizim

casa > ev

a casa > eve

a nuestra casa > bizim eve / bize

-

¿has estado en  .........? >.........'de/da bulundun mu?

¿has estado en  Milano? > Milano'da bulundun mu?

(= hiç milano'ya gittin mi) / ( = milano'ya gitmiş miydin?)

-

¿ha estado en nuestra casa? 

bizim evde bulundun mu?/

( = bizim eve gitmiş miydin?)

( = hiç bizim eve gittin mi?)

-

ho, todavía no

hayır, henüz değil

-

entonces > öyleyse

venga > gel

entonces venga > öyleyse gel 

conmigo > benimle

-

entonces, venga "conmigo" 

öyleyse, "benimle" gel

-

pero, no puedo esperar 

fakat, bekleyemem

-

tengo que irme "en un momentito"

"hemen (bir dakika içinde)" gitmeliyim

---------------------------------------------


en una semana > bir hafta içinde

en un mes > bir ay içinde

en este año > bu yıl içinde

-

leer > okumak

tengo que leer > okumak zorundayım / okumalıyım

libro > kitap

este libro > bu kitap / bu kitabı

-

tengo que leer este libro > bu kitabı okumalıyım

( = bu kitabı okumak zorundayım)

-

tengo que leer este libro "en una semana"

bu kitabı "bir hafta içinde" okumalıyım

-

en una semana "tengo que leer este libro"

bir hafta içinde "bu kitabı okumalıyım"


16-46 / notlar 105

 16-46 / notlar 105

---------------------


------------------------------------------

ahora me voy, tengo que irme... 

voy a ver a mi hermano y a mi madre

¿quieres verlos? 

si, quieres, podemos verlos juntos. 

venga conmigo a nuestra casa.


şimdi gidiyorum, gitmeliyim. 

kardeşimi ve annemi görmeye gideceğim.

onları görmek ister misin?

eğer, istersen, birlikte görebiliriz

benimle evimize gel

-------------------------------------------------


pero > fakat

-

ahora > şimdi

-

ir > gitmek

irme > (ben) gitmek

-

tengo que >  zorundayım

-

pero ahora "tengo que irme

fakat şimdi "gitmek zorundayım"

-

voy > gidiyorum / giderim

vas > gidiyorsun / gidersin

va > gidiyor / gider

-

usted > siz (formal singular)

¿usted se va? > siz gidiyor musunuz?

vas a ir? > gidiyor musun

-


sí, tengo que irme 

evet, gitmek zorundayım /

evet, gitmeliyim

-

"me voy" ahora 

şimdi "gidiyorum"

-

¿dónde? > nerede?

¿a dónde? > nereye?

¿a dónde vas? nereye gidiyorsun?

-

la casa > ev

mi casa > (benim) evim

a casa > eve

"a" mi casa > (benim) evim+"e" > evime

-

nuestro / nuestra > bizim

-

a nuestra casa > bizim evimize > evimize

-

voy a ver > göreceğim

-

voy a ver a mi hermano 

kardeşimi göreceğim /

kardeşimi görmeye gideceğim

-

y voy a ver a mi madre 

ve annemi göreceğim /

ve annemi görmeye gideceğim

-

ver > görmek

verlo / verla > onu görmek

verlos / verlas > onları görmek

-

tengo que verlo 

onu görmeliyim

-

tengo que verlos 

onları görmeliyim

-

tengo que irme

gitmeliyim

-

esperar > beklemek

espere > bekleyin

-

momento > dakika

un momento > bir dakika

-

espere un momento 

bir dakika bekleyin/

bir dk. bekleyin (dk. es > abreviatura del término)

-

decir > söylemek

decirte > sana söylemek

decirle > ona söylemek

-

algo > bir şey / biraz

-

tengo que decir > söylemeliyim

-

tengo que decirte "algo" 

sana "bir şey" söylemeliyim

-

quiero > istiyorum / isterim

quieres > istiyorsun / istersin

-

¿quieres? > istiyor musun? / ister misin?

-

decir > söylemek

decirte > sana söylemek

quiero decirte > sana söylemek istiyorum

quiero decirte +"que" +........................  

sana +"şunu" söylemek istiyorum +................

sana söylemek istiyorum "ki" +..................

-

madre > anne

tu madre > senin annen

a tu madre > senin annene / senin anneni

-

ver > görmek

veo > görüyorum / görürüm

ves > görüyorsun / görürsün

ve > görüyor / görür

-

he visto > gördüm

has visto > gördün

ha visto > gördü

-

no he visto > görmedim

no he visto a tu madre > anneni görmedim

-

quiero decirte que no he visto a tu madre 

söylemek isterim ki anneni görmedim /

söylemek istiyorum ki anneni görmedim

-

no "la" he visto > "onu" görmedim

-

tiempo > zaman

mucho > çok

mucho tiempo > çok zaman

"en mucho tiempo" > (çok) "uzun zamandır"

-

quiero decirte que > sana şunu söylemek isterim ki

no la he visto > onu görmedim

en mucho tiempo > uzun zamandır

-

quiero decirte que no la he visto "en mucho tiempo"

sana şunu söylemek isterim ki onu "uzun zamandır" görmedim

-

verla / verlo > onu görmek

quiero verla > onu görmek isterim 

-

y quiero ver > ve görmek isterim

a tu hermano > (senin) kardeşini

-

.......... + también > ...... + de,  + da

-

y quiero ver "a tu hermano" también 

ve "kardeşini" de görmek isterim

-

quiero verlos > onları görmek isterim

conmigo > benimle

contigo > seninle

venga > gel

-

venga conmigo > benimle gel

entonces > öyleyse / madem öyle

-

casa > ev

nuestra casa > (bizim) evimiz

a nuestra casa > (bizim) evimize / bize

-

entonces, venga conmigo a nuestra casa 

öyleyse, benimle (bizim) evimize gel

-

juntos > birlikte

verlos > onları görmek

podemos > yapabiliriz

podemos verlos > onları görebiliriz

podemos verlos juntos > onları birlikte görebiliriz

-

"con mucho gusto" > "memnuniyetle"

---------------------------------------------------

----------------------------------------------------


ahora me voy, tengo que irme... 

voy a ver a mi hermano y a mi madre

¿quieres verlos? 

si, quieres, podemos verlos juntos. 

venga conmigo a nuestra casa.


şimdi gidiyorum, gitmeliyim. 

kardeşimi ve annemi görmeye gideceğim.

onları görmek ister misin?

eğer, istersen, birlikte görebiliriz

benimle evimize gel


16-46/ notlar 104

 16-46/ notlar 104

------------------------




escribir > yazmak

escribirme > bana yaz / bana yazmak

escribirte > sana yaz / sana yazmak

escribirle > ona yaz / ona yazmak

-

"tengo que" > zorundayım / .....+meliyim, ....+malıyım

-

tengo que escribirle 

ona yazmak zorundayım/

ona yazmalıyım

-

tengo que escribirle a él

ona yazmak zorundayım 

-

"no tengo que" escribirle

ona yazmak "zorunda değilim"

-

hoy > bugün

no tengo que escribirle hoy

ona bugün yazmak zorunda değilim

-

ahora > şimdi

no tienes que escribirle ahora

ona şimdi yazmak zorunda değilsin

-

vamos > haydi / haydi gidelim

ver > görmek / izlemek / seyretmek (tv, etc)

a ver > görmeye (görme"k"+e = görme"y"e) /

izlemeye / seyretmeye

-

vamos a ver > görmeye gidelim / haydi görelim

+ [ göreceğiz bakalım / bakalım :) ]

-

vamos a ver una película > bir film+e (seyretmeye) gidelim

-

ya > zaten

he visto > gördüm / seyrettim

-

ya "he visto una" hoy 

bugün zaten "bir +tane seyrettim"

-

se llama > onun adı

¿Cómo? > nasıl? / ne?

-

¿Cómo se llama? > adı ne(dir)?

-

acordarse > hatırlamak

me acuerdo > hatırlıyorum

no me acuerdo > hatırlamıyorum

-

decir > söylemek

decirte > sana söylemek

puedo decir > söyleyebilirim 

no puedo decir > söyleyemem

no puedo decirte > sana söyleyemem

porque > çünkü

no puedo decirte porque "no me acuerdo"

sana söyleyemem çünkü "hatırlamıyorum"

-

es una > o bir

es una película turca

o bir türk filmi

-

mi amigo > arkadaşım

ha dicho > dedi

me ha dicho > bana dedi

-

mi amigo me ha dicho 

arkadaşım (bana) dedi

-

tengo que > zorundayım

ver > görmek / seyretmek

verla > onu görmek / onu seyretmek

-

tengo que ver 

görmek zorundayım / görmeliyim

seyretmek zorundayım / seyretmeliyim

-

tengo que verla > (onu) seyretmeliyim

-

mi amigo me ha dicho +que+ tengo que verla

(arkadaşım dedi +ki+ seyretmeliyim) 

= arkadaşım seyretmelisin dedi 

(seyretmelisin = tienes que ver)

-

hablar > konuşmak

hablo > konuşuyorum / konuşurum

he hablado > konuştum

con él / con ella > onunla

-

he hablado con él 

onunla konuştum

-

hemos hablado > konuştuk

no hemos hablado > konuşmadık

-

no hemos hablado "de la película"

"filmden" konuşmadık /

filmden bahsetmedik 

-

eso > şu / o / bu 

de eso > şundan / ondan / bundan

-

no hemos hablado de eso 

ondan konuşmadık /

ondan bahsetmedik ( = konuşmadık, = söylemedik)

-

¿qué? > ne?

¿De qué? > neden?

-

he hablado > (ben) konuştum 

has hablado > (sen) konuştun 

hemos hablado > (biz) konuştuk

habéis hablado > (siz) konuştunuz

-

¿De qué habéis hablado? 

neden konuştunuz? /

neden bahsettiniz? 

-

ahora no me acuerdo 

şimdi hatırlamıyorum

-

mi amigo > arkadaşım

tu amigo > arkadaşın

-

me gusta > severim / beğenirim / hoşuma gider

te gusta > seversin / beğenirsin / hoşuna gider

-

¿te gusta? > sever misin? / beğenir misin? / hoşuna gider mi?

-

¿te gusta tu amigo? > arkadaşını seviyor musun / sever misin?

-

sí > evet

-

hablar > konuşmak

hablo > konuşuyorum / konuşurum

hablas > konuşuyorsun / konuşursun

habla > konuşuyor / konuşur

-

bien > iyi

muy bien > çok iyi

y > ve

-

sí, y "habla turco" muy bien 

evet. ve çok iyi "türkçe konuşuyor"

-----------------------------------------------


16-46 / notlar 103

 16-46 / notlar 103

----------------------



restaurante > restoran / lokanta

al restaurante > restorana / lokantaya

voy al restaurante > restorana gideceğim

-

ahora > şimdi

voy al restaurante ahora > şimdi restorana gideceğim

-

adelante > ön / ön taraf / ileri / ilerisi / ileride

metro / metros  > metre

cien > yüz (100)

cien metros adelante > yüz metre ileride

-

solo / sólo > sadece

solo cien metros adelante 

sadece yüz metre ileride

-

"está" a solo cien metros adelante

sadece yüz metre ileride("dir")

-

de aquí > buradan / buraya

cerca de aquí > buraya yakın

lejos de aquí > buraya uzak

-

a cien metros de aquí

buradan yüz metre uzakta

-

voy a comer algo 

bir şeyler yemeye gideceğim /

bir şeyler yemeye gidiyorum

--------------------------------------


esperar > beklemek

-

puedes esperar? bekleyebilir misin? / bekler misin?

-

estoy esperando > bekliyorum

-

espere > bekle / bekleyin

-

un minuto > bir dakika

dos minutos > iki dakika > (dakika"lar" no)

diez minutos > on dakika 

-

solo "estoy esperando" cinco minutos > sadece beş dakika "bekliyorum"

-

¿puedes esperar un minuto? 

bir dakika bekleyebilir misin? /

bir dakika bekler misin?

-

bueno > tamam

puedo esperar > bekleyebilirim / beklerim / bekliyorum

-

con Ali > Ali ile / Ali'yle

con Canan > Canan ile / Canan'la

-

hablar > konuşmak

-

quiero > istiyorum

quiero hablar > konuşmak istiyorum

tengo que hablar > konuşmalıyım

-

tengo que hablar con Canan

canan'la konuşmalıyım

-

por teléfono > telefonla / telefonda

(hablar por teléfono / llamada / llamar > arama / aramak)

-

"tengo que hablar" con Canan por teléfono 

Canan'la telefonda konuşmalıyım /

Canan'ı "aramalıyım" 

(aramalıyım = "tengo que llamar por teléfono")

(aramalıyım = tengo que buscar)

-

bueno, puedo esperar 

tamam, bekleyebilirim /

tamam, bekliyorum

-

voy a esperar > bekleyeceğim

-

pero, solo cinco minutos

fakat, sadece beş dakika

-

más > daha / daha fazla

-

puedo esperar > bekleyebilirim / beklerim

no puedo esperar > bekleyemem / beklemem

no puedo esperar más > daha fazla bekleyemem

-

tengo que irme 

gitmek zorundayım /

gitmem lazım /

gitmem gerekiyor/

gitmeliyim

-

tengo que irme, "no puedo esperar" más

gitmeliyim, daha fazla "bekleyemem"

-

por que tengo hambre

çünkü acıktım / çünkü açım

-

espere por favor

bekle lütfen /

bekleyin lütfen

-

quiero comer contigo

seninle yemek (yemek) istiyorum/

-

pero no tengo tiempo > fakat vaktim yok

-

ya regreso > şimdi geliyorum / geri döneceğim / şimdi dönüyorum

-

bueno... bueno... > tamam, tamam...


16-46 / notlar 102

 16-46 / notlar 102

------------------------




¿Dónde? > nerede

-

vivir > yaşamak

-

he vivido > yaşadım

has vivido > yaşadın

ha vivido > yaşadı

-

hemos vivido > yaşadık

habéis vivido > yaşadınız

han vivido > yaşadılar

-

¿dónde has vivido? 

nerede yaşadın?

-

¿has vivido "en estambul"? 

"istanbul'da" mı yaşadın? /

istanbul'da yaşadın mı?

-

sí, "he vivido" en estambul

evet, istanbul'da "yaşadım"

--------------------------------------------


hablar > konuşmak

-

he hablado > konuştum

has hablado > konuştun

ha hablado > konuştu

-

hemos hablado > konuştuk

habéis hablado > konuştunuz

han hablado > konuştular

-

¿dónde has hablado turco? 

nerede türkçe konuştun

-

en casa > evde

en escuela > okulda

-

he hablado en casa > evde konuştum

he hablado en escuela > okulda konuştum

---------------------------------------------------------


comer > yemek (yemek yemek = comer comida)

-

he comido > yedim

has comido > yedin

ha comido > yedi

-

¿qué has comido? > ne yedin?

-

he comido kebap > kebap yedim

he comido pan > ekmek yedim

--------------------------------------------


beber > içmek

-

he bebido > içtim

has bebido > içtin

ha bebido > içti

-

¿has bebido ayran? 

ayran içtin mi?

-

muchas > birçok

vez / veces > kez 

-

sí, muchas veces

evet, birçok kez

y he bebido mucho café

ve çok kahve içtim

--------------------------------


leche > süt

con leche > sütlü

-

azúcar > şeker

con azúcar > şekerli

-

café con leche > sütlü kahve

café con azúcar > şekerli kahve

café sin azúcar > sade (şekersiz) kahve

he bebido café con leche

sütlü kahve içtim

-

he bebido café sin azúcar

sade kahve içtim

-

me > bana

has dicho > söyledin

me has dicho > bana söyledin

eso > onu / bunu

muchas veces > birçok kez (= defalarca / kaç kere / tekrar tekrar)

me has dicho eso > onu bana söyledin / 

bunu bana söyledin (anlattın)

-

me has dicho eso muchas veces 

bana (bunu) birçok kez söyledin /

bana (bunu) tekrar tekrar söyledin /

bana (bunu) tekrar tekrar anlattın / 

bana (bunu) kaç kere söyledin /

defalarca anlattın

---------------------------------------------



puedo hacer > yapabilirim

para ti > senin için

-

puedo hacer un café para ti / (puedo hacerte un café)

senin için bir kahve yapabilirim / (sana kahve yapabilirim)

-

pero > fakat

-

tengo que 

.............+meliyim /

.............+malıyım / 

zorundayım 


tengo que "hacer"  

yapmalıyım / (= "yapmak" zorundayım)

-

algo > biraz / bir şey

-

pero "tengo que hacer" algo  

fakat bir şey "yapmalıyım" / 

fakat bir şey "yapmak zorundayım" /

fakat bir şey "yapmam lazım"/

fakat bir şey "yapmam gerekiyor"

-

tengo que hacer > yapmam lazım / yapmalıyım

tienes que hacer > yapman lazım / yapmalısın

-

¿qué tienes que hacer? > ne yapman gerekiyor?

(ne yapman lazım? / ne yapmalısın?)

-

tengo que comer 

yemek yemeliyim/

yemek yemem gerekiyor

-

¿has comido? > yedin mi?

he comido > yedim

no he comido > yemedim

todavía > henüz

-

no, todavía "no he comido" 

hayır, henüz "yemedim"

------------------------------------


bueno > iyi / tamam

-

juntos > birlikte

-

comer > yemek

-

vamos a comer > yiyeceğiz / yemeğe gidelim

-

bueno, vamos a comer juntos 

tamam, birlikte yemeğe gidelim

----------------------------------------------


amigo / amiga > arkadaş

mi amigo / mi amiga > arkadaşım

con mi amigo / con mi amiga > arkadaşımla (arkadaşım ile)

-

tengo que comer 

yemek yemeliyim

-

tengo que comer con mi amigo

arkadaşımla yemek yemeliyim

-

tengo que comer con mi amigo y "su madre"

arkadaşımla ve "onun annesiyle" yemek yemeliyim

¿dónde? > nerede?

-

"en el restaurante" galata

galata "restoranda"

-

¿Cuándo? > ne zaman?

-

ahora > şimdi

-------------------------------------------------

16-46 / notlar 101

 16-46 /notlar 101

---------------------



amigo / amiga > arkadaş

mi amigo / mi amiga > arkadaşım

-

ha dicho > dedi

me ha dicho > bana dedi

-

mi amigo me ha dicho 

arkadaşım (bana) dedi

-

buena > iyi / güzel

muy buena > çok güzel

es muy buena > (o) çok güzel(dir)

-

película > film

esa película > o film

-

esa película es muy buena 

o film çok iyi / 

o film çok güzel

-

mi amigo me ha dicho "que esa película es muy buena" 

arkadaşım bana "o film çok iyi" dedi

-

mi amigo me ha dicho "que" esa película es muy buena 

arkadaşım bana dedi "ki" o film çok iyi+ymiş

-

para > için

para aprender > öğrenmek için

para aprender turco > türkçe öğrenmek için

-

mi amigo me ha dicho que esa película es muy buena "para aprender turco" 

arkadaşım (bana) o film "türkçe öğrenmek için" çok iyi dedi

-------------------------------------------------




creo > inanıyorum / sanıyorum / sanırım

lo creo > ona inanıyorum

no lo creo > ona inanmıyorum

pero no lo creo > fakat ona inanmıyorum

-

ya > zaten

he visto > gördüm / izledim / seyrettim

película > film

películas > filmler

muchas películas > birçok film(-ler)

-

ya he visto muchas películas

zaten birçok film gördüm/

zaten birçok film seyrettim/

zaten birçok film izledim

-

entiendo > anlıyorum

no entiendo > anlamıyorum

todavía > henüz / hâlâ / şimdi / şu anda

todavía no entiendo > hâlâ anlamıyorum

-

pero todavía no entiendo > fakat hâlâ anlamıyorum

-

ya "he visto muchas películas" pero todavía no entiendo 

zaten "birçok film gördüm" fakat hâlâ anlamıyorum

-

entender > anlamak

-

entiendo > anlıyorum

no entiendo > anlamıyorum

-

entiendes > anlıyorsun

no entiendes > anlamıyorsun

-

entiende > anlıyor

no entiende > anlamıyor

-

¿No entiendes? > anlamıyor musun?

¿No entiende? > anlamıyor mu?

-

todavía no > henüz değil

-

amiga > arkadaş

tu amiga > (senin) arkadaşın

-

¿y tu amiga? > ya senin arkadaşın?

-

¿ya entiende turco? 

zaten türkçe anlıyor mu?

-

sí > evet

mi amiga > arkadaşım

ha vivido > yaşadı / yaşamış / kaldı / kalmış

en estambul > istanbul'da

-

sí, mi amiga ha vivido "en estambul" 

evet, arkadaşım "istanbul'da" yaşamış 

evet, arkadaşım "istanbul'da" kalmış 

-

allí > orada

ha vivido allí > orada yaşamış

¿ha vivido allí? > orada yaşamış mı?

-

¿has vivido allí? > orada yaşadın mı?

-

todavía no > henüz değil

aquí > burası / burada

pero, "he vivido" aquí > fakat, burada "yaşadım"

-

he vivido > yaşadım

has vivido > yaşadın

ha vivido > yaşadı / yaşamış

-

hemos vivido > yaşadık

-

hablar > konuşmak

hablo > konuşuyorum

hablas > konuşuyorsun

habla > konuşuyor

hablamos > konuşuyoruz

-

he hablado > konuştum

has hablado > konuştun

ha hablado > konuştu / konuşmuş

-

hemos hablado > konuştuk

-

hemos hablado ingles > ingilizce konuştuk 

-

hemos hablado "en la escuela" > "okulda" konuştuk

-

además > ayrıca / bundan başka

un / una > bir

poco > az

un poco >biraz

-

además, hemos hablado "un poco de turco" 

ayrıca, "biraz türkçe" konuştuk

----------------------------------------

16-46 / notlar 100

 16-46 / notlar 100

-------------------------


decir > söylemek ( = demek)

-

digo > söylüyorum ( = diyorum)

dices > söylüyorsun ( = diyorsun)

dice> söylüyor ( = diyor)

-

he dicho > söyledim ( = dedim)

has dicho > söyledin ( = dedin)

ha dicho > söyledi ( = dedi)

-

"me" ha dicho > "bana" dedi

"te" ha dicho > "sana" dedi

"le" ha dicho a ella / a él > "ona" dedi

-

te he dicho > sana dedim / sana söyledim

--------------------------------------------------


profesor / profesora > öğretmen

-

mi profesor > (benim) öğretmenim

-

mi profesor me ha dicho > öğretmenim bana dedi

-

muchas cosas > birçok şey

-

mi profesor me ha dicho "muchas cosas" 

öğretmenim bana "birçok şey" dedi /

öğretmenim bana "birçok şey" söyledi

-

¿qué te ha dicho? 

sana ne söyledi? /

sana ne dedi?

-

me ha dicho que .... > bana dedi ki ...

-

hay > var

película > film

esa película > o film

una película > bir film

hay una película > bir film var

-

"me ha dicho que" hay una película 

"bana dedi ki" bir film var

-

mi profesor "me ha dicho que" esa película 

öğretmenim "bana dedi ki" o film

-

excelente > mükemmel / çok güzel / çok iyi

-

mi profesor "me ha dicho que" esa película es excelente 

öğretmenim "bana dedi ki" o film mükemmel (+miş) /

-

me ha dicho que + "..................." > 

bana dedi ki + "................"  /

 = bana + "..........................." dedi

-

mi profesor me ha dicho que +"esa película es excelente" 

öğretmenim bana + "o film mükemmel" dedi

-

para > için

aprender > öğrenmek

para aprender > öğrenmek için 

turco > türkçe

para aprender turco > türkçe öğrenmek için

-

mi profesor me ha dicho que "esa película es excelente para aprender español" 

öğretmenim bana "o film türkçe öğrenmek için mükemmel" dedi

-

eso > onu / öyle / böyle

me ha dicho eso > bana öyle dedi / bana onu dedi

-

mi profesor me ha dicho eso

öğretmenim (bana) öyle dedi / 

öğretmenim (bana onu) dedi /

öğretmenim böyle dedi

-------------------------------------


tiempo > zaman

tengo tiempo > zamanım var

no tengo tiempo > zamanım yok

-

cine > sinema

al cine > sinemaya

ir al cinema > sinemaya gitmek

para ir al cinema > sinemaya gitmek için

-

no tengo tiempo para ir al cine 

sinememaya gitmek için zamanım yok

----------------------------------------------


+

------------------------------------------

------------------------------------------

"no tengo tiempo para" + ...............

-

comer > yemek yeme

-

"no tengo tiempo para" + comer

yemek "için zamanım yok"

-

dormir > uyumak

-

"no tengo tiempo para" + dormir

uyumak "için zamanım yok"

-

estudiar > (ders) çalışmak

-

"no tengo tiempo para" + estudiar

(ders) çalışmak için zamanım yok

-

++

tengo tiempo > zamanım var / vaktim var

-

hablar > konuşmak

-

tengo tiempo para hablar

konuşmak için zamanım var

konuşmak için vaktim var

-

escribir > yazmak

-

tengo tiempo para escribir

yazmak için zamanım var

-

llamar > (telefonla) aramak / telefon etmek / çağırmak

tengo tiempo para llamar

telefon etmek için vaktim var

-

tengo tiempo > vaktim var / zamanım var

tengo dinero > param var

-

comprar > (satın) almak

"tengo dinero" para comprar

(satın) almak için "param var"

-

"no tengo dinero" para comprar

satın almak için "param yok"

-

tengo dinero > param var

no tengo dinero > param yok

tienes dinero > paran var

no tienes dinero > paran yok

-

¿tienes dinero? > paran var mı?

¿no tienes dinero? > paran yok mu?

-

esta / este > bu

libro > kitap

¿tienes dinero para comprar este libro? 

bu kitabı (satın) almak için paran var mı?

-

¿tienes tiempo para llamar? 

(telefonla) aramak için zamanın var mı?/

telefon etmek için zamanın var mı?

--------------------------------------------

--------------------------------------------

+


pero > fakat / ama

eso > o / şu / bu

no importa > önemli değil

-

pero eso no importa > fakat (o, şu, bu) önemli değil 

-

hablar > konuşmak

hablo > konuşuyorum

he hablado > konuştum

he hablado turco 

türkçe konuştum

-

amigo / amiga > arkadaş

amigos / amigas > arkadaşlar

-

mi amiga/ mi amigo > (benim) arkadaşım

mis amigas / mis amigos > (benim) arkadaşlarım

-

con mi amigo / con mi amiga > arkadaşımla

con mis amigos / con mis amigas > arkadaşlarımla

-

con mis amigos turcos 

türk arkadaşlarımla

-

he hablado turco mucho 

çok türkçe konuştum

-

he hablado turco mucho con mis amigos turcos

türk arkadaşlarımla çok türkçe konuştum

--------------------------------------------------

16-46 / notlar 99

 16-46 / notlar 99

---------------------



estudio > (ders) çalışıyorum

-

estudio turco

türkçe çalışıyorum

-

porque > çünkü

quiero > istiyorum

porque quiero > çünkü istiyorum

-

quiero ir > gitmek istiyorum

estambul > istanbul

a estambul > istanbul'a

quiero ir a estambul > istanbul'a gitmek istiyorum

-

estudio turco > türkçe çalışıyorum

porque quiero ir a estambul > çünkü istanbul'a gitmek istiyorum

---------------------------------------


allí > orası 

está allí > (o) orada 

amiga > arkadaş

mi amiga > (benim) arkadaşım

mi amiga está allí > arkadaşım orada

-

hijo > oğul

mi hijo > oğlum

hija > kız

mi hija > kızım

-

.............. + también > .............+ de / da

-

mi hijo también > (benim) oğlum da 

-

verlo / verla > onu görmek

verlos / verlas > onları görmek

quiero verlos > onları görmek istiyorum

estudiar > çalışmak

he estudiado > çalıştım

has estudiado > çalıştın

¿has estudiado? çalıştın mı?

-

¿has estudiado turco mucho?

çok türkçe çalıştın mı?

conocer > tanımak / bilmek

conozco > tanıyorum / bilmek

bueno / buena / bien / buen > iyi

profesor > öğretmen

un buen profesor > iyi bir öğretmen

conozco "a" un buen profesor > iyi bir öğretmen("i") tanıyorum

------------------------------------------



si > eğer

quieres > istersin / istiyorsun

si quieres > (eğer) istersen 

-

conozco "a un buen" profesor de español 

"iyi bir" ispanyolca öğretmeni tanıyorum

-

gracias > (teşekkürler) teşekkür ederim

-

ya > zaten

ya he estudiado > zaten çalıştım

suficiente > yeterince / yeteri kadar

ya he estudiado suficiente > zaten "yeterince" çalıştım

(yeterince = "yeteri kadar")

ya he estudiado suficiente español

zaten yeteri kadar ispanyolca çalıştım

-

con > ile

con un profesor > bir öğretmenle 

(öğretmen+ile = öğretmenle)

-

con un profesor de español > bir ispanyolca öğretmeniyle 

-

ya he estudiado suficiente español "con un profesor de español" 

zaten "bir ispanyolca öğretmeniyle" yeteri kadar ispanyolca çalıştım

------------------------------------------------------


16-46 / notlar 98

 16-46 / notlar 98

---------------------



hablar > konuşmak

hablo > konuşuyorum / konuşurum

hablas > konuşuyorsun / konuşursun

habla > konuşuyor / konuşur

(habla! > konuş!)

---------------------

he hablado > konuştum

he hablado con él > onunla konuştum

muchas veces > birçok kez

hoy > bugün

---------------

he hablado con él muchas veces hoy 

bugün onunla birçok kez konuştum

---------------------------------------------


estudiar > ders çalışmak

-

he estudiado > ders çalıştım

he estudiado con él > onunla ders çalıştım

--------------------------------------------------


he hablado con él

onunla konuştum 

-

"por teléfono" > "telefonla" / "telefonda"

"por internet" > internetle / internetten

"por whatsapp" > whatsapp'la / whatsapp'tan

-

he hablado con él por teléfono 

onunla telefonda konuştum

(= ona telefon ettim)

-------------------------


he hablado > konuştum

has hablado > konuştun

ha hablado > konuştu

-

¿Cuándo? > ne zaman?

-

¿Cuándo has hablado? 

ne zaman konuştun?

-

¿Cuándo has hablado con él? 

onunla ne zaman konuştun?

-

he hablado con él ayer

onunla dün konuştum

----------------------------



decir > söylemek (= demek)

digo > söylüyorum / söylerim (= diyorum / derim)

dices > söylüyorsun / söylersin (= diyorsun / dersin)

dice > söylüyor / söyler (= diyor / der)


-

he dicho > söyledim (= dedim)

has dicho > söyledin (= dedin)

ha dicho > söyledi (= dedi)

-

me > bana

te > sana

le > ona

-

le he dicho

ona söyledim 

-

¿qué le has dicho? 

ona ne dedin?/

ona ne söyledin?

-

"que" voy a verlo 

onu göreceğim"i"

-

cosa > şey

cosas > şeyler

mucho / mucha > çok

muchos / muchas >birçok

muchas cosas > birçok şey > [şey+ler NO]

-

le he dicho muchas cosas 

ona birçok şey söyledim /

ona "bir sürü şey" söyledim > (montón de cosas > "bir sürü şey")

-

le he dicho "que estudio" 

ona "çalıştığımı" söyledim

-------------------------------


saber > bilmek

sé > biliyorum / bilirim

sabes > biliyorsun / bilirsin

sabe > biliyor / bilir

-

lo sabe > (onu) biliyor

-

ya > zaten, artık

-

ya lo sabe > zaten (onu) biliyor

-------------------------------------


quiero > istiyorum

no quiero > istemiyorum

-

hablar > konuşmak

-

más > daha / daha fazla

-

no quiero hablar más 

daha fazla konuşmak istemiyorum

-

suficiente > yeterince / yeteri kadar / yeterli

-

he hablado suficiente

yeteri kadar konuştum

-

he hablado con él suficiente 

onunla yeteri kadar konuştum

---------------------------------------

16-46 / notlar 97

 16-46 / notlar 97

--------------------


¿dónde vives?

nerede yaşıyorsun? / nerede oturuyorsun?

-

¿dónde vive?

nerede yaşıyor? / nerede oturuyor?

-

mi amigo > benim arkadaşım

tu amigo > senin arkadaşın

su amigo > onun arkadaşı

-

¿dónde vive tu amigo?

arkadaşın nerede yaşıyor?  / 

arkadaşın nerede oturuyor?

-

calle > sokak / cadde

-

la calle Muratpaşa > Muratpaşa sokağı

en la calle Muratpaşa > Muratpaşa sokağında

-

vive en la calle Muratpaşa

Muratpaşa sokağında (oturuyor)/

-

la dirección > adres

-

¿cuál es la dirección?

adresi nedir? /

adres nasıl?

-

la calle Muratpaşa, el número cuatro

Muratpaşa sokağı, numara dört

-

¿está en casa ahora?

şimdi evde mi(dir)?

-

creo > düşünüyorum

creo que > düşünüyorum ki / sanıyorum ki / sanırım

-

creo que está en casa

sanırım evde(dir) /

evde olduğunu düşünüyorum 

-

quiero "ir allí" ahora 

şimdi "oraya gitmek" istiyorum

-

pero > ama / fakat

-

he visto > gördüm

has visto > gördün 

ha visto > gördü

-

pero no "lo" he visto hoy

fakat bugün "onu" görmedim

-

¿no lo ha visto"? 

onu görmedin mi?

-

ayer, sí. pero hoy, no

dün evet, fakat bugün, hayır /

dün gördüm, fakat bugün görmedim

no lo he visto hoy

bugün onu görmedim 

-

quieres > istersin

¿quieres? > ister misin?

-

¿quieres venir conmigo?

benimle gelmek ister misin?

casa > ev

mi casa > (benim) evim

a mi casa > (benim) evime

-

voy a mi casa

eve gideceğim /

evime gideceğim

a la casa "de mi padre"

"babamın" evine 

-

venga conmigo

benle gel/

benimle gel/

haydi gel

-

tu casa > (senin) evin

-

por aquí > buradan / bu taraftan

por allí > oradan / o taraftan

-

tu casa, ¿Está por aquí o por allí? 

senin evin, bu tarafta mı yoksa o tarafta mı?

-

está derecho 

düz / dümdüz / dosdoğru / dümdüz ileride 

-

"sigamos" por aquí

bu taraftan "devam ediyoruz" 

-

sigamos derecho 

düz devam ediyoruz

-

entonces > öyleyse, o zaman, yani, sonra

-

entonces vamos a la izquierda

sonra sola devam ediyoruz /

sonra sola gidiyoruz /

sonra sola dönüyoruz

-

¿qué quiere decir? > anlamı ne? / ne demek?

-

¿qué quiere decir la palabra “izquierda?” 

"izquierda" kelimesinin anlamı ne? /

"izquierda" (kelimesi) ne demek? 

-

quiere decir “sol” 

anlamı "sol"

-

aprender > öğrenmek

aprendo > öğreniyorum

aprendes > öğreniyorsun

-

quiero aprender turco

türkçe öğrenmek istiyorum

-

estudiar > çalışmak

-

estudio mucho 

çok çalışıyorum

-

despacio > yavaş

rapido > hızlı

-

pero aprendo despacio

fakat yavaş öğreniyorum 

-

no importa

önemli değil

-

ahora quiero ver a tu padre

şimdi (senin) babanı görmek istiyorum

-

conmigo > benimle

contigo > seninle

con él / con ella > onunla

-

quiero estudiar con él 

onunla çalışmak istiyorum

-

entonces venga conmigo

öyleyse benimle gel

ver > görmek

verlo / verla > onu görmek

a verlo / a verla > onu görmeye

-

Vamos a verlo 

onu görmeye gidelim /

haydi onu görelim

-

cerca > yakın / yakında

lejos > uzak / uzakta

-

¿vive lejos?

uzakta mı oturuyor / 

"cerca de aquí"  

buranın yakınında / 

buraya yakında / 

buraya yakın

-

no, mi padre vive "cerca de aquí"

hayır, babam "buraya yakın" oturuyor

-

"he hablado" con él pero no lo he visto hoy

"onunla konuştum" ama (onu) bugün görmedim

vamos

haydi /

haydi gidelim

16-46 / notlar 96

 16-46 / notlar 96

-----------------

vivir > yaşamak / (oturmak)

vivo > yaşıyorum / (oturuyorum)

vives > yaşıyorsun / (oturuyorsun)

vive > yaşıyor / (oturuyor)

--------------------------

vivir > yaşamak / oturmak / kalmak 

(oturmak / kalmak =  quedarse, alojarse, hospedarse)

-----------------------------------------------------------------

cerca > yakın, yakında

aquí > burası, buraya, burada

"cerca de aquí" > "buraya yakın"

-

lejos > uzak

"lejos de aquí" > buraya uzak

-

¿vives cerca de aquí?

buraya yakın mı (yaşıyorsun) oturuyorsun? /

(buraya) yakında mı (yaşıyorsun) kalıyorsun? /

-

sí, vivo cerca de aquí 

evet, buraya yakın oturuyorum

-

yo también vivo por aquí 

ben de burada oturuyorum /

ben de buralarda oturuyorum

(por aquí > bu taraftan, burada, buradan, buralarda)

-

¿"dónde está" tu casa? 

senin evin "nerede"?

-

avenida > cadde / bulvar

-

está "en el número 18" de la avenida Osmanbey 

Osmanbey caddesi "numara 18'de" (18 > onsekiz)

-

mi amiga / mi amigo > benim arkadaşım / arkadaşım

-

también > + de, +da

yo también > ben de 

-

mi > benim

mi amiga > benim arkadaşım

mi amiga también > benim arkadaşım da

-

mi amiga Bahar, "también" vive en la avenida Osmanbey

benim arkadaşım Bahar "da" Osmanbey caddesinde oturuyor

-

¿verdad? > gerçekten mi? / sahiden mi?

-

¿en qué casa? 

hangi ev? / hangi ev(de)?

-

¿en qué número?

kaç numara? 

(cuando usa "en qué" por "los números" tienes que decir "kaç?" -hangi numara? no-)

-

"no me acuerdo" 

"hatırlamıyorum"

-

no sé el número

numarasını bilmiyorum / numarayı bilmiyorum 

-

¿es una casa grande o pequeña?

ev, büyük mü küçük mü? /

(büyük bir ev mi ya da küçük mü?)

-

es una casa pequeña 

küçük bir ev / küçük bir ev(dir) 

-

a la izquierda > solda

-

a la derecha > sağda

-

voy a ver > görmeye gideceğim / göreceğim

-

voy a ver a mi amiga Bahar hoy

bugün arkadaşım Bahar'ı görmeye gideceğim/

bugün arkadaşım Bahar'ı göreceğim

-

ver > görmek

verla / verlo > onu görmek

-

voy a verla ahora 

şimdi onu görmeye gideceğim /

onu görmeye şimdi gideceğim /

onu şimdi göreceğim

-

conmigo > benimle

-

¿quieres venir conmigo? 

benimle gelmek ister misin?

-

gracias > teşekkürler /  teşekkür ederim

-

no, gracias. 

hayır, teşekkür ederim. 

yok, teşekkür ederim. 

-

pero > ama / fakat

-

quiero ir contigo pero "no puedo ahora"

seninle gitmek isterim ama "şimdi yapamam" /

seninle gitmek isterim ama "şimdi olmaz" /

(seninle) gelmek isterim ama "şu anda olmaz"

-

bueno > tamam / iyi 

-

bueno, quizas "otra vez" 

tamam, belki "başka sefer" /

tamam, belki "başka zaman"

("otra vez" > başka sefer, başka zaman, tekrar, bir daha, yeniden)

-

sí, quizas otra vez.

evet, belki başka zaman.


16-4 / notlar 95

 16-46 / notlar 95

-----------------

hola  

merhaba

-

¿cómo estás?  

nasılsın?

-

bien, gracias  

iyi, teşekkürler / 

iyiyim, teşekkürler

-

¿y tú? 

ya sen?

-

bien, gracias 

iyi, teşekkürler / 

iyiyim, teşekkürler

--------------------------


¿dónde? > nerede?

¿a dónde? > nereye?

-

vas > gidersin / gideceksin /gidiyorsun

-

¿a dónde vas ahora? 

şimdi nereye gidiyorsun? / 

nereye gidiyorsun şimdi?

-

voy > giderim / gideceğim / gidiyorum

"voy a ver" > seyredeceğim / bakacağım

-

una > bir

película > film

-

voy a ver una película 

film seyretmeye gideceğim /

bir film seyredeceğim / 

(bir) film seyredeceğim

-

¿a qué hora? 

saat kaçta? /

kaçta?

-

+++++++++++++

a la una > bir'de

a las dos > iki'de

a las tres > üç'te

a las cuatro > dört'te

a las cinco > beş'te

a las seis > altı'da

a las siete > yedi'de

a las ocho > sekiz'de

a las nueve > dokuz'da

a las diez > on'da

a las once > onbir'de

a las doce > oniki'de

++++++++++++++++


voy a verla a las ocho

sekiz'de / (es suficiente)

(saat) sekiz'de /

(onu seyretmeye saat) sekiz'de  gideceğim­

-

¿quieres? > ister misin?

-

venir > gelmek

-

conmigo > benimle

contigo > seninle

con él / con ella > onunla

-

¿quieres venir conmigo?

benimle gelmek ister misin?

-

saber > bilmek

sé > biliyorum

sabes > biliyorsun

-

no sé > bilmiyorum

no sabes > bilmiyorsun

-

no sé. ¿Qué vas a ver?

bilmiyorum. ne seyredeceksin? /

bilmiyorum. ne seyretmeye gideceksin?

voy a ver “iki siyah kedi”

"iki siyah kedi"yi seyredeceğim

¿qué? > ne?

-

quiero > istiyorum

quieres > istiyorsun

quiere > istiyor

-

decir > söylemek / demek

-

eso > o

-

¿qué quiere decir?

anlamı ne? /

ne anlama geliyor? /

ne demek istiyor?

-

¿qué quiere decir eso en español?

(o) ispanyolcada ne anlama geliyor? /

(o) ispanyolca ne demek?

-

gato > kedi

gatos > kediler

-

negro > siyah / kara

-

quiere decir  “dos gatos negros” 

anlamı "dos gatos negros"

-

la he visto

onu gördüm

-

no quiero verla otra vez

onu tekrar görmek istemiyorum

-

entonces > öyleyse / madem öyle / o zaman

"vamos a ir" > haydi gidelim / "gidelim"

-

teatro > tiyatro

al teatro > tiyatroya

-

entonces vamos a ir al teatro

öyleyse tiyatroya gidelim

16-46 / notlar 94

 16-46 / notlar 94

-----------------

quiero > istiyorum

ir > gitmek

quiero ir > gitmek istiyorum

-

la casa > ev

a la casa > eve / evine

quiero ir a la casa

eve gitmek istiyorum

-

quiero ir a la casa de Ali  

Ali'nin evine gitmek istiyorum

-

quiero ir a la casa de mi hermano 

kardeşimin evine gitmek istiyorum

-

¿Conoces a Ali? 

Ali'yi tanıyor musun?

-

¿Lo conoces? 

onu tanıyor musun?

-

Sí, lo conozco

evet, onu tanıyorum

"he visto" > "gördüm"

"has visto" > "gördün"

-

he visto a Ali

Ali'yi gördüm

entonces > öyleyse

venga > gel

a su casa > onun evine

-

entonces, venga a su casa 

öyleyse onun evine gel

-

conmigo > benimle

-

venga conmigo a su casa

benimle onun evine gel

-

quiero > istiyorum

no quiero > istemiyorum

no quiero ir > gitmek istemiyorum

-

allí > orası / oraya / orada

-

no quiero ir allí > oraya gitmek istemiyorum

-

lo > onu

he visto > gördüm

lo he visto > onu gördüm

-

"has visto" > "gördün"

¿has visto? > gördün mü?

¿lo has visto? > onu gördün mü?

-

Sí, lo he visto 

evet onu gördüm

-

en mi casa > benim evimde

-

a mi casa > benim evime 

de mi casa > benim evimden

en mi casa > benim evimde

-

lo he visto en mi casa

onu benim evimde gördüm

---------------------------------

¿Cuando? > ne zaman?

-

has visto > gördün 

¿has visto? > gördün mü?

-

lo has visto > onu gördün

¿lo has visto? onu gördün mü?

-

¿Cuando lo has visto? 

onu ne zaman gördün?

-

mucho / mucha > çok

muchos / muchas > birçok

una vez > bir kez

muchas veces > birçok kez 

(kez+ler no)

-

esta > bu

semana > hafta

esta semana > bu hafta

-

lo he visto > onu gördüm

muchas veces esta semana > bu hafta birçok kez

-

lo he visto muchas veces esta semana

bu hafta birçok kez onu gördüm /

onu bu hafta birçok kez gördüm

-

¿Cuántas? > kaç? / ne kadar?

¿Cuántas veces? > kaç kez?

-

"me acuerdo" > hatırlıyorum 

no me acuerdo > hatırlamıyorum

-

hoy > bugün

quiero > istiyorum

no quiero > istemiyorum

ver > görmek

verlo > onu görmek

-

no quiero verlo hoy 

bugün onu görmek istemiyorum

---------------------------------------

no importa > önemli değil

-

venga conmigo > benimle gel

-

sé > biliyorum

no sé > bilmiyorum

-

lo he visto mucho > onu çok gördüm

lo has visto mucho > onu çok gördün

-

muchas veces esta semana 

bu hafta birçok kez

-

otra vez > tekrar / bir daha / yeniden

-

está bien > tamam

-

está bien, yo lo sé... tamam biliyorum (onu)

-

está bien, yo lo sé... lo has visto muchas veces esta semana 

tamam biliyorum... onu bu hafta birçok kez gördün

-

pero puedes venir conmigo otra vez

fakat benimle tekrar gelebilirsin

---------------------------------------- 

16-46 / notlar 93

 16-46 / notlar 93

-----------------

ir > gitmek

necesito ir > gitmem lazım / gitmem gerek

la avenida > cadde, sokak, bulvar

a la avenida > caddesine, sokağına, bulvarına

-

Necesito ir a la avenida ...............

........... caddesine gitmem lazım

........... caddesine gitmem gerekiyor

-

Necesito ir a la avenida Laleli

Laleli caddesine gitmem gerekiyor

-----------------------------------------

venir > gelmek

puedo venir > gelebilirim

puedes venir > gelebilirsin

-

ir > gitmek

puedo ir > gidebilirim

puedes ir > gidebilirsin

-

contigo > seninle

conmigo > benimle

-

puedes venir conmigo

benimle gelebilirsin

-

¿Puedo venir contigo? 

seninle gelebilir miyim?

-

Sí, puedes venir conmigo

evet, benimle gelebilirsin

------------------------------

ver > görmek

voy a ver > göreceğim / görmeye gideceğim

vas a ver > göreceksin / görmeye gideceksin

vamos a ver > göreceğiz / görmeye gideceğiz

-

Ahora vamos a ver a mi padre 

şimdi babamı görmeye gideceğiz /

şimdi babamı görmeye gidiyoruz

-

verlo/verla > onu görmek

¿Por qué? / ¿Porqué? > ne için? / niçin? (niye?, neden?)

-

¿Por qué vamos a verlo?

ne için onu göreceğiz? / niye onu görmeye gideceğiz?

-

venga! > gel!

venga conmigo > benimle gel / gel benimle

-

No, no puedo ir > hayır, gidemem / hayır gelemem

-

por favor > lütfen

-

Sí, venga por favor  > evet, gel lütfen

-

Quiero > istiyorum

Quiero ir > gitmek istiyorum

"más tarde" > "daha sonra"

Quiero ir más tarde > daha sonra gitmek istiyorum 

-

bueno > tamam

-

Bueno. Podemos ir más tarde 

tamam. daha sonra gidebiliriz

pero > fakat

-

Pero ahora, venga conmigo > fakat şimdi benimle gel

-

Voy a ver a Mehmet > Mehmet'i görmeye gideceğim

-

a mehmet > mehmet'i > 

a fatma > fatma'yı > 

a osman > osman'ı

a neşe > neşe'yi

-

si > eğer

-

quiero > istiyorum / isterim

quieres > istiyorsun / istersin

no quiero > istemiyorum / istemem

no quieres > istemiyorsun / istemezsin

-

Venga si quieres > eğer istersen gel

-

solo / sola > tek / tek başına / yalnız / sadece

-

no quiero ir sola  

yalnız gitmek istemiyorum /

tek gitmek istemiyorum /

tek başına gitmek istemiyorum

-

puedo ir contigo ahora

şimdi seninle gidebilirim

-

puedes venir conmigo

benimle gelebilirsin

-------------------------------

¿dónde? > nerede?

¿de dónde? > nereden?

¿a dónde? > nereye?

-

¿a dónde quieres ir? 

nereye gitmek istiyorsun? / 

nereye gitmek istersin?

-

casa > ev

mi casa > benim evim / evim

a mi casa > benim evime / evime

a tu casa > senin evine / evine

-

¿A tu casa? > senin evine mi?

¿Dónde está tu casa? > senin evin nerede? /senin evin nerededir?

¿.....+... está ..+. ..+..? > ......... ...... .........? / ...+....  ...+... .....+dir?

-

Por allí > şu tarafta / şu taraftan

-

Quiero ver a mi padre

babamı görmek istiyorum

-

vivir > yaşamak

vivo > yaşıyorum

vives > yaşıyorsun

vive > yaşıyor

-

Vive conmigo > benimle yaşıyor

-

Pero está enfermo

fakat hasta(dır)

-

no quiero ir allí 

oraya gitmek istemiyorum

-

decir > söylemek, demek

Quiero decir > demek istiyorum ki / 

şunu demek istiyorum / 

şunu söylemek istiyorum

-

no quiero ver a tu padre 

babanı görmek istemiyorum

-

si está enfermo

eğer (o = él) hastaysa

-

si está enfermo, no quiero ver a tu padre 

eğer hastaysa, babanı görmek istemiyorum

-------------------------------------------------------

16-46 / notlar 92

 16-46 / notlar 92

-----------------

voy a ir > gideceğim

contigo > seninle

-

voy a ir contigo > 

seninle gideceğim

-

aprender > öğrenmek

voy a aprender > öğreneceğim

vas a aprender > öğreneceksin

turco > türkçe

-

voy a aprender turco > 

türkçe öğreneceğim

-

vas a aprender turco > 

türkçe öğreneceksin

-

contigo > seninle

conmigo > benimle

con mi amigo > benim arkadaşımla

con tu amigo > senin arkadaşınla

-

voy a ir con tu amigo > 

senin arkadaşınla gideceğim

-

vas a ir con mi amigo > 

benim arkadaşımla gideceksin

-----------------------

poder > yapmak/yapabilmek/(güç/kuvvet)

-

puedo > yapabilirim 

(...+....bilirim)

puedo ir > gidebilirim

-

puedes > yapabilirsin 

(...+....bilirsin)

puedes ir > gidebilirsin

-

podemos > yapabiliriz 

(....+....biliriz)

podemos ir > gidebiliriz

-

ver > görmek

verlo > onu görmek

puedo ver > görebilirim

puedo verlo > onu görebilirim

podemos verlo > onu görebiliriz

no podemos verlo > onu göremeyiz

No podemos verlo hoy > onu bugün göremeyiz  / bugün onu göremeyiz

-

¿Por qué?  > niye? / neden?

-

Porque > çünkü

Porque hoy está en antalya >

çünkü o bugün antalya'da

-

(antalya > antalya > en antalya > antalya'da)

(ben) > (estoy en antalya > antalya'dayım) 

(sen) > (estás en antalya > antalya'dasın) 

(o) > (está en antalya > antalya'da)

-

podemos ir mañana >

yarın gidebiliriz

-

no podemos ir hoy > 

bugün gidemeyiz

-

no podemos ir ahora > 

şimdi gidemeyiz

-

podemos ver mañana >

yarın görebiliriz

-

no podemos ver hoy > 

bugün göremeyiz

-

no podemos ver ahora > 

şimdi göremeyiz

---------------------------

no podemos ir hoy (bugün gidemeyiz)

+

pero (fakat)

+

ahora (şimdi)

+

podemos ver (görebiliriz)

+

a su amigo > (onun arkadaşını)

-

no podemos ir hoy pero ahora podemos ver a su amigo

bugün gidemeyiz ama şimdi onun arkadaşını görebiliriz


16-46 / notlar 91

 16-46 / notlar 91

-----------------

ver > görmek

-

voy a ver > göreceğim, görmeye gideceğim

-

mi > benim

padre > baba

mi padre > babam (benim babam)

-

madre > anne

mi madre > annem (benim annem)

-

Voy a ver a mi padre. 

babamı göreceğim (babamı görmeye gideceğim)

-

Voy a ver a mi madre. 

annemi göreceğim (annemi görmeye gideceğim)

--------------------------

ver > görmek

-

verlo > onu görmek

verla > onu görmek

-

¿vas a ver? > görecek misin?

-

¿vas a verlo? >  onu görecek misin?

¿vas a verla? >  onu görecek misin?

-

mi padre > babam (benim babam)

tu padre > baban (senin baban)

su padre > babası (onun babası)

-

ahora > şimdi

hoy > bu gün

mañana > yarın

-

¿Vas a ver? 

görecek misin?

-

¿Vas a ver a tu padre? 

babanı görecek misin?

-

¿Vas a ver a tu padre ahora? 

şimdi babanı görecek misin?

-----------------------------------

sí > evet

no > hayır

-

quiero > istiyorum

-

Sí, quiero verlo ahora. 

evet, onu şimdi görmek istiyorum

-

No, no quiero verlo mañana

hayır, onu yarın görmek istemiyorum

----------------------------------

ir > gitmek

-

voy a ir > gideceğim

vas a ir > gideceksin

va a ir > gidecek

-

¿vas a ir? > gidecek misin?

¿va a ir? > gidecek mi?

-

¿Cuándo? > ne zaman?

-

¿Cuándo vas a ir? 

ne zaman gideceksin?

----------------------------

¿Vas a ir? 

gidecek misin?

-

¿Vas a ir a tu padre? 

babana gidecek misin?

-

¿Vas a ir a tu padre ahora? 

şimdi babana gidecek misin?

-

No, no voy a ir a mi padre hoy

hayır, bu gün babama gitmeyeceğim

----------------------------------

öneriler 3 > İspanyolca öğrenmek için Youtube kanalları ve fazlası

Youtube, her alandaki eğitim videoları ile herkesin ilk başvurduğu kaynaklardan biri olduğu için İspanyolca eğitim üzerine kurulu kanallar hakkında yapacağım önerilerin de faydalı olacağını düşünüyorum. 

"Kimden, nasıl ve hangi şekilde öğrendiğiniz hiç önemli değil, yeter ki bir şeyler öğretebilsin..." diye yazınca anlamlı ve güzel bir cümleymiş gibi görünüyor :) ama ne yazık ki durum pek öyle değil. 

Dil öğreniminde bir plan program takip edilmeli, "temel bilgilerden genele" doğru ilerlerken "basitten zora" yavaş yavaş geçiş yapılmalı. 

Bunları gözardı ederek bir oradan bir buradan bilgi verip belli bir planı/amacı olmadan sadece video yayınlayanlar size zaman kaybı yaşatıyor da olabilir. 

Fazla uzatmadan giriş kısmına geçeyim:

Youtube'un altını üstüne getirdiğinizde çok çeşitli kanallar olduğunu farkediyorsunuz. Ve sorun da buradan itiaren başlıyor; Acaba hangisini takip etmeliyiz ya da hangilerini takip etmemeliyiz? Çeşitli aramalarda (sayıları daha çok olduğu için) karşınıza daha sık çıkacak olan kanalların çoğu ne yazık ki düzenli bir takiple harcayacağınız zamanın karşılığını veremiyor.

O yüzden, önce bunlardan başlayarak hangi tipteki kanalları "takip etmememiz" gerekiyor (aşağıdaki listede 1'den 5'e kadar sıralı olanlar) onları yazayım. 

Sonra, sonlara doğru (aşağıdaki listede 6) yavaş bir geçişle ara sıra bakılabilir olanları yazıp birinci bölümü bitireyim ve yazının ikinci bölümünde de (7 numaradaki açıklamanın ardından) takip edilmesi gerekenleri "isim isim" yazayım

Birinci bölüm: Takip edilmesini tavsiye etmediklerim.

Bunların başlıcaları şu şekilde içeriklere sahip oluyor:

1- Üç günde İspanyolca, bir haftada süper İspanyolca, bir ayda sular seller gibi... (hatta videoyu aç, uyurken o çalsın, sabahına DELE sınavına gir) diyerek amacı tıklama sayısını arttırıp Youtube'tan para kırpmaya çalışan sansasyonel kanallar. 

(Bu kanallardan bir haftada İspanyolca öğrendiğini iddia eden biri henüz ortaya çıkmadığı için :) en başta bunları eleyin. çünkü emek sarfetmeden hiçbir şey olmuyor, bu, dil öğrenirken de aynen geçerli ve biraz çabalayıp emek harcamanız gerekiyor. Öyle bir haftada mucize yaratacağını söyleyenlere aldanmayın)

--------------------------------------

2- Bir dil okulunun, vakfın, kurumun tanıtımını yapma amacıyla belirli sayıda sadece ilk giriş derslerinin örneklerini koyan ama bundan ileri gitmeyen, şu anda nerede ne durumda olduğu belli olmayan firmaların kurs tanıtım videoları. 

(Ne o öğretmen kalmıştır ne de senin seviyene göredir. Ya da çok iyiyse bile senin bütçene uymaz. O yüzden bunlar bizim işimize yaramaz. Zaten Youtube'taki videolarının sayısı da bir şeyler öğrenip ilerlemek için "devamlılık anlamında" yetersizdir)

--------------------------------------

3- Gerçekten iyi niyetli olup, kendi verdiği derslerin tekrarlarını videolara kaydedip sunan öğretmenlerin "öğrenci bulmak için yaptığı" bireysel girişim videoları. Bunların çoğu iyi niyetli olsa da nerede olduğunu ne yaptığını, bir eğitim videosunun nasıl hazırlanacağını bilmeyen insanlar. Mesela video hazırlayıp tahtadaki cümleyi gösterip burada şu şudur vs. diyor ama çekim on metre uzaktan, beyaz tahtaya yeşil kalemle yazılmış hiçbir şey görünmüyor. Video altında gerekli açıklama, ek bilgi, link vs. bulunmuyor. Bunlar "Öyle, sadece video çekip Youtube'a yüklüyorlarmış. Ben de yapayım, belki öğrenci bulurum." diye düşünenler.

(Fakat daha en baştan ilk videoda o kadar ciddi gramere girişleri ve o kadar uzun gereksiz açıklama üstüne açıklama, örnek üstüne örnek vermeleri var ki, kardeşim ben zaten bunu anlayacak kadar İspanyolca bilsem seni niye takip edeyim dedirtiyorlar. Bu tip kanallar özellikle yeni başlayanların kafasını karıştırmak için bire bir.)

----------------------------------

4- Dünyanın dört bir yanından çok fazla takipçisi olan, pop star havasında elini kolunu sallayıp değişik kıyafetlerle "Bam! güm! dışşşt!" efektlerle spot patlaklarıyla, yanar döner video yapıp ders anlatıp İspanyolca öğrettiğini sananlar... Video bitince "Ne anlattı bu?" diyorsunuz. 

Çünkü ne anlattıkları ders, ne verdikleri bilgi bir işinize yaramıyor. Kalabalık ve kargaşa içinde bir şeyler yaparak ve "Bir sonraki videoda ne çıkarsa bahtına." mantığıyla işlevsiz videolar çekenler. Hiçbir şekilde ünlü olamayıp "Yahu bari buradan yürüyeyim" diye bir şeyler yapan insanlar... Bunlar da bizim işimize yaramaz.

-----------------------------

5- Bir şekilde "Ders nasıl verilir, dil öğrenirken hangi konularla temel açılış yapılır, öğrenciye nasıl güzel, hoşuna giden ipuçları verilir?" diye düşünmeden, sadece kendi gittiği kursta ne öğrendiyse aynen bunları anlatanlar. Ve takip eden sayısı az olduğu için üç beş, bilemedin on video sonra bıkıp kanalı kendi haline bırakıp bu işten vazgeçenler. Bazen aralarından işe yarar şeyler çıkanları olsa da videoların/derslerin devamı olmadığı için işe yaramıyorlar.

--------------------------

6- Gereksiz gramer/atasözü/deyim ayrıntılarına girerek, okulda ders anlatıyormuş gibi ciddi ve dümdüz "ben dersimi anlatır çıkarım, anlayan anlar, gerisi beni ilgilendirmez" mantığında, örneksiz, hayattan uzak, bir birine benzer genel içerik üretmekte ısrar edenler. 

Bunların da çoğunluğu izleyicilerden gelen destek/bağış paralarıyla küçük bir harçlık çıkarmak amacındadır. Bu, yani 6. maddedekiler ve benzerleri -buraya kadar saydığım tipteki kanallar arasında- yine ara sıra bakılabilecek, az çok işe yarayabilecek olanı yani "kötünün iyisi"dir. 

Bazen takıldığın bir şey olur, aradan onu bulur alır bir daha taaaa işin düşene kadar bakmazsın. Ama bunlar sadece bir konuda takıldığında "her yerden her türlü bilgiye" gereksinim duyunca  ara sıra işe yarayabilir.

---------------------

İkinci bölüm: Takip edilmesini tavsiye ettiklerim.

7- Bir dil nasıl öğrenilir, nasıl öğretilir? 

Planı programı nasıl olmalı? 

Hangi aralıklarla ne ağırlıkta, nasıl bir dağılım ve tekrarla nereden hangi konuya geçilir? 

Hangi konunun ne gibi zorlukları vardır, nasıl o bölüm daha rahat anlaşılacak şekle getirilir?

Bütün bunları düşünüp derslerinde uygulamaya çalışan, yer yer pratik bilgilerle size bir şeyler katan, kendini bu işe adamış, İspanyolca öğretmenliği yapan, ders vermiş, tecrübe sahibi ya da İspanyolca öğretmek için farklı metodlar üzerine teorik uygulamaları araştıran gerçekten değerli insanların kanalları...

Bu tipte olan Youtube kanalları sizin de tahmin edebileceğiniz gibi ne yazık ki çok az. Fakat sayıdan çok içerikleri, katkıları önemli olduğu için bunların video sunumlarındaki teknik aksaklıklar, bazen karşılaşabileceğimiz eksiklikler kesinlikle gözardı edilip en baştan sona kadar bütün videoları izlenmeli ve takip edilmeli... 

En azından ben kendi açımdan bir değerlendirme yapınca, bu kanalları izledikçe kat edilen yolu bire bir deneyimlediğim, faydalı olduğunu gördüğüm için takip edilmesini öneriyorum. 

(Bu tür kanalların ilk ve doğal olarak en eski olan videolarından başladığınızda; biraz acemilik, biraz düzensizlik ya da eksiklik sezinleyip sakın hemen vazgeçmeyin. Zaman geçtikçe hepsi kendini takipçilerden gelen öneriler doğrultusunda geliştirip büyük ilerlemeler kaydediyorlar)

Tabii ki bütün bu kanallar ya direkt olarak dersin tamamını İspanyolca verirler ya da İspanyolca öğrenmek isteyen "İngilizce konuşanlar için" dersi İngilizce açıklamalı yaparlar.

Sadece İspanyolca konuşulan kanalların sayısı epey fazla ama sıfırdan başlayanlar için uyumlu bir ders programı ya da anlatım biçimi olanı hemen hemen hiç yok gibi. Bu şekilde olan kanallar genelde kısa bir süreliğine de olsa bir kursa gitmiş, ders almış veya okulda İspanyolca dersi görüp kendisini geliştirmek isteyenlerin ihtiyaçları düşünülerek hazırlanmış.  Ama arada nadiren de olsa yukarıdaki  7 numaralı grubun tanımına uyan bir iki kanal var. Şimdi ben de size onları ve bir de Türkçe ders veren bir kanalı önereceğim.


1- Dreaming Spanish 

İşte yabancı dil böyle öğretilir, "budur" diyeceğiniz, her videodan sonra hemen ötekine geçmek isteyeceğiniz bir kanal... Önce bu şekilde "Bir çocuğun kendi dilini öğrenmesi gibi." sezgi ile aklı birleştirip pratik bir anlatımla buluşturmak, sonra ufak tefek dil kuralları gelmeli diye (çok da doğru bir şekilde) düşünen Pablo'nun Dreaming Spanish kanalı.

Önce Youtube'ta Dreaming Spanish kanalına giriyoruz sonra oynatma listelerini buluyoruz

https://www.youtube.com/c/DreamingSpanish/playlists

buradan seviyelere göre düzenlenmiş (videos by level) video listelerine ulaşıyoruz


superbeginner (sıfırdan başlayanlar için)

https://www.youtube.com/playlist?list=PLlpPf-YgbU7GbOHc3siOGQ5KmVSngZucl


beginner (yeni başlayanlar için)

https://www.youtube.com/playlist?list=PLlpPf-YgbU7HWrrenMs3-nuhxgzyAiA-C


intermediate (orta seviye)

https://www.youtube.com/playlist?list=PLlpPf-YgbU7Gssxi9f72cZktgOb4Vpdoy


advanced (ileri seviye)

https://www.youtube.com/playlist?list=PLlpPf-YgbU7EQVQR10ztdVrzdU455PDyZ


sırasıyla bütün videoları HİÇBİR ŞEY ANLAMASAK BİLE seyretmeye başlıyoruz. 

İngilizce ya da İspanyolca hatta kendi dilinizi bile :) bilmenize gerek yok. O, en alt seviyeden alıp yavaş yavaş sizi ileri götürmeye başlıyor. Belki iyi okuyorsunuz, belki iyi yazıyorsunuz ya da dinlediğinizin bir bölünümünü anlıyorsunuz ama konuşamıyorsanız işte buna en çok yardımcı olacak kanal da yine burası.

Eğlence, kültür ve bilgi içeren konularıyla, kelime dağarcığına farkettirmeden yaptığı katkısıyla, kelimelerin nasıl söyleneceği gibi alanlarda "sizin İspanyolcayı bilmediğinizi hiç unutmadan" hazırlanan videoları çok yararlı. Yatmadan önce kanalın 5-10 videosunu izleyince kendinizi kendi kendine İspanyolca düşünürken bulmanız işten bile değil. Zaten kanalın adı da oradan geliyor :) kesinlikle tavsiye ediyorum. İspanyolca öğrenmeye başlayan herkesin mutlaka izlemesi gereken bir kanal.

Eğer sıraladığım şekilde listeleri tek tek bitirirseniz seviyenizin nasıl değiştiğini sizler de göreceksiniz. (şu anda herkese açık olan 550'nin üzerinde video var)


2 - Spanish With Paul

Tam benim öğrenme şeklime uygun, parça parça sırayla, adım adım, kelime kelime ilerleyerek cümleler kurmayı gösteren bu kanalı da kesinlikle tavsiye ediyorum. 

Yalnız bu kanalı takip etmek için hiç değilse ortaokul-lise ayarında bir İngilizce bilginizin olması gerekiyor, ki bu ülkemizin yabancı dil eğitimindeki seviyesini düşününce bir dezavantaja dönüşüyor. Ama az çok İngilizce bilenlerin çok işine yarayacağını da söylemeliyim. 

Bu blogdaki ilk konularımı oluştururken spanish with paul'ün verdiği örneklerden çok yararlandım ve onun öğretme tarzının temelini esas alarak kendimi geliştirdim. sıradan örneklerin arasına küçük bilgiler, ipuçları yerleştirip temel gramere rahat bir giriş için kesinlikle tavsiye ediyorum.

Oynatma listelerine girdiğinizde soldan sağa doğru, listeyi açınca eskiden yeniye sıralamasıyla gitmeniz, adım adım ilerleyen mantığı daha iyi anlamanıza çok yardımcı olacaktır.

Öncelikle mini courses serisini 

https://www.youtube.com/playlist?list=PLKcUX0UhNu4XgKYZTI-bvVIzadPn-rkUQ

daha sonra (soldan sağa) diğer oynatma listelerine bakın. Spanish With Paul'ün anlama ve anlatma mantığı aslında dil öğretme ustası diye bilinen Michel Thomas'ın metodu üzerine kurulu.  "Adım adım ilerleyip eklemeler yaparak geliştirme" (ters piramit) şekliyle dil öğrenmenin ne kadar kolaylaştığını görmeniz için oynatma listelerindeki (özellikle ilk iki listedeki) videoları bitirmenizi tavsiye ederim.


3- Español con Juan

Geldik en sevdiğim, İspanyolca öğrenmemde, geliştirmemde en büyük emeği olan sevgili Juan Fernandez'in kanalı "Español con Juan"a...(empezamoooos :) ) 

Evinizde kendi kendinize biraz çalışıp en azından bir kurs kitabı bitirmişseniz, telefondan veya bilgisayardan busuu, rosetta stone, memrise, duolingo benzeri programlar sayesinde en temel kısmı geçtiyseniz  ya da okulda biraz İspanyolca öğrendiyseniz, seviyeniz A1'in-A2'nin üzerindeyse bu kanal tam size göre. 

İspanyolca öğrenenler için başlangıç seviyesi ücretsiz kurs, ders, program, kitap, video bulmak (diğer seviyelere göre göreceli olarak) kolay olsada biraz ilerleyip orta seviyeye gelince kaliteli bir şeyler bulmak daha da güçleşiyor.

Elinizdekileri bitirdiğinizde neye yönelseniz yine geldiğiniz seviyeye kadar gelen, bunun içinde yine en baştan tekrar yapan kaynaklardan başka bir şey bulup devam etmek bu seviyede oldukça güç. 

Kaynak olsa da ya çok ciddi ve ağır derslerle karşılaşırsınız  (sizi gramere boğup ezbere zorlayarak işin teorisinin dışına çıkamaz) veya okullardaki klasik İngilizce eğitimi verilirken yapıldığı gibi (bir konu verilip uzun bir metin- kelimeler vs. işlenip geçilir) asla akılda kalıcı ve öğretici olmaz. 

Oysa ki sempatik öğretmenimiz Juan, İspanyolcayı bir öğretmenin titizliğiyle hazırlar. 

Öğrencinin nerelerde takıldığını ve zorlandığını bilir, konuyu ona göre değişik açılardan ele alır. 

Veeee tabii ki neredeyse "en iyi erkek oyuncu dalında aday" gösterilecek kadar iyi bir canlandırmayla bizlere sunar :) 

(İngiltere'de yaşayan Sayın Juan Fernandez'in üniversitede İspanyolca öğretmeni olduğunu, ana dili olan İspanyolca'nın dışında Fransızca, İngilizce ve İtalyanca bildiğini de (dolayısıyla bir dil nasıl öğrenilir/öğretilir konularında tecrübe sahibi olduğunu) belirtmemde fayda var. Bu nedenle her derste, her videoda, açıkladığı konuyu, herkesin anlayabileceği orta seviyeye ait -özellikle öğrenciler düşünülerek- basit kelimelerle anlatır)

Gramerden kelime bilgisinin geliştirilmesine, dil öğrenilirken işe yarayan küçük ve pratik ipuçlarından günlük hayatta İspanyolca'nın nasıl kullanıldığına kadar birçok konuda çok yararlı 500 civarı videosu eminim (ilk temel aşamayı geçtiyseniz) intermediate denilen orta seviyeyi tamamlamanıza müthiş derecede yardımcı olacaktır.

Kanaldan en iyi şekilde yararlanabilmeniz için benim size tavsiyem ana sayfaya girince oynatma listeleri olan bölüme girmektense direkt olarak videolar kısmına girmeniz. 

https://www.youtube.com/c/1001reasonstolearnspanishwithus/videos

Bütün videolar sıralanınca, aşağıya doğru gidip en alttan en eski, ilk videodan başlayıp günümüze doğru ilerlemeniz en doğru kullanım olacaktır. Oynatma listesini ise kendinize göre en beğendiklerinizi bulmak ya da belli bir konuda bir derse kısa yoldan ulaşmak için kullanabilirsiniz.

Ayrıca, Español con Juan ana başlığı altında Youtube'ta bir kanal olmasına ek olarak kimi kısmı ücretli kimi kısmı ücretsiz olan güzel düzenlenmiş, temel bilgiler içeren bir internet sayfası da var

https://1001reasonstolearnspanish.com/

Bu sayfanın içinde bence en önemli bölüm olan podcast'lere özellikle dikkat edin ve Google podcast benzeri bir programla Español con Juan'ı bulup en eskiden yeniye doğru tek tek hepsini dinleyin. İspanyolca öğreniyorsanız ve orta seviyeye yeni geldiyseniz bu podcastler akıcı bir konuşma elde etmenize çok yardımcı olacak. 

https://1001reasonstolearnspanish.com/podcasts/


4- Butterfly Spanish

Genç Meksikalı öğretmenimiz Ana'nın kanalı İngilizceyi az çok biliyorsanız sizin de işinize yarayacak. Tamamen samimi, içtenlikle öğretmeyi kendine amaç edinmiş bu sempatik öğretmenin sadece "ser ve estar" isimli videosunun bir milyondan fazla izlendiğini söylersem her halde ne kadar sevildiğini anlarsınız. 

Bu kanalın öğretmeye çalıştığı seviye, giriş A1 ve A2 konularında rastlanan renkler, sayılar, günler, önce-sonra, gelmek-gitmek, aile üyeleri, alışveriş, seyahat, tatil, okul vs. gibi genel başlangıç seviyesi etrafında dolaşıyor. Anlatım basit bir İngilizce ve İspanyolca karışımı. Kanalda özel bir öğretmenden ders alıyormuşsunuz gibi hissedeceğiniz 100'ün üzerinde video var. Yine bu kanaldan da en iyi şekilde yararlanmak için direkt olarak girip videoların tamamını listeleyip en altta en eskiden günümüze kadar olan sıralamayla izlemenizi tavsiye ederim.

https://www.youtube.com/c/ButterflySpanish/videos


5- "¡Hola!"

Ve işte tamamı Türkçe açıklamalı olan, nadir (ve ciddi) İspanyolca dil eğitim kanallarından biri, Sayın Melahat Soylu Hanım'ın İspanyolca Youtube kanalı. 

İspanyolcayı öğreten Türkçe - İspanyolca kanallar içinde üretkenliği, devamlılığı ve ciddiyetiyle en yararlı kanal olan "Hola"yı ilk gördüğümde "Keşke ben de ilk derslere başladığımda Youtube'ta böyle bir kanal olsaydı." dedim. 

Özenli bir düzen içinde verilen dersler genellikle gramer ağırlıklı olsa da (lise seviyesi okullarda görmeye alışkın olduğumuz yabancı dil derslerinin benzeri şekilde) temelden başlayarak İspanyolca öğrenmek isteyenler için iyi bir alternatif. Melahat Hanım'ın karşılıksız ve büyük bir özveriyle yaptığı bu çalışmaların uzun soluklu olmasını ümit ediyorum. 

Devamlılığın en büyük eksiklik olduğu bu alanda, Melahat Hanım çok sıkı bir çalışma temposu izleyerek kısa zamanda 34 ders videosu yayınladı. Ama videolar sadece derslerle sınırlı değil, derslere ait ödevlerin yapıldığı, her bir ayrıntının üzerinde durulduğu ödev kontrol videoları da var. (Aslında bu yönüyle kanalın neredeyse bire bir ders veriyormuş gibi size özel hazırlanmış bir havası da yok değil, o yüzden mutlaka ama mutlaka takip listenize alın derim)

İspanyolca- Türkçe kaynak denilince neredeyse ilk akla gelen Sayın İnci Kut Hoca'nın eserlerinin temel alınarak ilerlendiği bu kanalı İspanyolca öğrenmek isteyen herkese tavsiye ediyorum. Melahat Hocamızın kıymetini bilin arkadaşlar, çünkü şu anda Youtube'da Türkçe içerik olarak daha detaylı ders anlatan, gramer konularını daha derinlere inerek işleyip öğreten, bu kadar fazla video yayınlayan başka kanal olmadığı gibi, ispanyol kültürüne ait günlük yaşamdan örnekler verip dil öğrenmeyi kültürle birlikte harmanlayarak bunu akademik seviyede verebilen de yok. İspanyolca'ya en iyi öğretmenden evinizde özel ders alıyormuş gibi başlamak istiyorsanız ilk bakacağınız kanal burası olmalı.

https://www.youtube.com/channel/UCpxdanzE7GsrXjfKimRMKEg


----------------------------------------


şimdi gelelim notlara

Ne kadar saymadığım yazmadığım kanal varsa hepsine "hangi amaçla olursa olsun" yayınladıkları videolar ve yaptıkları çalışmalar için teşekkür ediyorum. İyisiyle kötüsüyle herkes bir şeyler yapıp karşılığını görmeye çalışıyor. Hiç beğenmediğim, kalitesiz bulduğum kanallardan da bir şeyler öğrenmişimdir mutlaka. Bir kelime bir kelimedir. O yüzden boş vakitlerinizde kendi takip ettiğiniz kanalda yorulunca İspanyolca ile ilgili ne bulursanız onlara da bakın.

--------------

Burada verdiğim kanallara ait Youtube linkleri yarın öbürgün değişebilir. O zaman kanalı ismiyle arayın. Eğer o kanaldaki videolar silinmişse Youtube harici video sitelerinde de arayın. (Yok yine bulamıyorsanız o zaman ilk 5 maddede açıklanan kanallar gibi yayınlardan uzak durarak diğerlerinin özelliklerine sahip olanlara yönelin.)

---------------

En sevmediğim en saçma kanal dediğiniz yerde bile bir gün çok güzel bir ipucu olur onu hiç unutmazsınız. Bir dil öğrenmek her yerden her şeyi almak demek. Önce kalitelileri, düzenlileri ve yeterli düzeyde olanları takibe alın tek tek sırayla çalışın. (ya da aynı konuyu başkaları nasıl işlemiş diye diğerlerine de bakın)

------------------

Youtube videosunu istediğiniz yerde durdurup not alabileceğinizi, geri sarıp tekrar bakabileceğinizi tabii ki biliyorsunuz ama ders sırasında bölünmesin diye niyeyse bu özellikleri unutur gibi oluyoruz :) Kendinize bir defter yapıp izlediğiniz videodan aklınızda kalan tek kelime bile olsa not alın. Sonradan bu notlara hiç bakmasanız bile oraya not aldığınız için daha iyi hatırlarsınız.

------------------

Ben neredeyse 3 yıldır bütün Youtube'u gezip bitirdim ve burada en iyi en yararlı diye listelediklerim benim çalışma sistemime uyan, benim öğrenme mantığıma uyan kanallar. Belki size uygun olan başka kanallar vardır, size hangisi daha iyi geliyorsa, hangisinde öğrendiğiniz aklınızda daha iyi kalıyorsa onları da takibe alın. Sakın bu listede yok diye onları takip etmekten vazgeçmeyin.

-----------------

Ben yol değil yolları gösteriyorum, hangisinden devam edeceğinize karar verecek olan sizsiniz.