16-46 /notlar 101
---------------------
amigo / amiga > arkadaş
mi amigo / mi amiga > arkadaşım
-
ha dicho > dedi
me ha dicho > bana dedi
-
mi amigo me ha dicho
arkadaşım (bana) dedi
-
buena > iyi / güzel
muy buena > çok güzel
es muy buena > (o) çok güzel(dir)
-
película > film
esa película > o film
-
esa película es muy buena
o film çok iyi /
o film çok güzel
-
mi amigo me ha dicho "que esa película es muy buena"
arkadaşım bana "o film çok iyi" dedi
-
mi amigo me ha dicho "que" esa película es muy buena
arkadaşım bana dedi "ki" o film çok iyi+ymiş
-
para > için
para aprender > öğrenmek için
para aprender turco > türkçe öğrenmek için
-
mi amigo me ha dicho que esa película es muy buena "para aprender turco"
arkadaşım (bana) o film "türkçe öğrenmek için" çok iyi dedi
-------------------------------------------------
creo > inanıyorum / sanıyorum / sanırım
lo creo > ona inanıyorum
no lo creo > ona inanmıyorum
pero no lo creo > fakat ona inanmıyorum
-
ya > zaten
he visto > gördüm / izledim / seyrettim
película > film
películas > filmler
muchas películas > birçok film(-ler)
-
ya he visto muchas películas
zaten birçok film gördüm/
zaten birçok film seyrettim/
zaten birçok film izledim
-
entiendo > anlıyorum
no entiendo > anlamıyorum
todavía > henüz / hâlâ / şimdi / şu anda
todavía no entiendo > hâlâ anlamıyorum
-
pero todavía no entiendo > fakat hâlâ anlamıyorum
-
ya "he visto muchas películas" pero todavía no entiendo
zaten "birçok film gördüm" fakat hâlâ anlamıyorum
-
entender > anlamak
-
entiendo > anlıyorum
no entiendo > anlamıyorum
-
entiendes > anlıyorsun
no entiendes > anlamıyorsun
-
entiende > anlıyor
no entiende > anlamıyor
-
¿No entiendes? > anlamıyor musun?
¿No entiende? > anlamıyor mu?
-
todavía no > henüz değil
-
amiga > arkadaş
tu amiga > (senin) arkadaşın
-
¿y tu amiga? > ya senin arkadaşın?
-
¿ya entiende turco?
zaten türkçe anlıyor mu?
-
sí > evet
mi amiga > arkadaşım
ha vivido > yaşadı / yaşamış / kaldı / kalmış
en estambul > istanbul'da
-
sí, mi amiga ha vivido "en estambul"
evet, arkadaşım "istanbul'da" yaşamış
evet, arkadaşım "istanbul'da" kalmış
-
allí > orada
ha vivido allí > orada yaşamış
¿ha vivido allí? > orada yaşamış mı?
-
¿has vivido allí? > orada yaşadın mı?
-
todavía no > henüz değil
-
aquí > burası / burada
pero, "he vivido" aquí > fakat, burada "yaşadım"
-
he vivido > yaşadım
has vivido > yaşadın
ha vivido > yaşadı / yaşamış
-
hemos vivido > yaşadık
-
hablar > konuşmak
hablo > konuşuyorum
hablas > konuşuyorsun
habla > konuşuyor
hablamos > konuşuyoruz
-
he hablado > konuştum
has hablado > konuştun
ha hablado > konuştu / konuşmuş
-
hemos hablado > konuştuk
-
hemos hablado ingles > ingilizce konuştuk
-
hemos hablado "en la escuela" > "okulda" konuştuk
-
además > ayrıca / bundan başka
un / una > bir
poco > az
un poco >biraz
-
además, hemos hablado "un poco de turco"
ayrıca, "biraz türkçe" konuştuk
----------------------------------------