+++++++++++++++++++++

Bu Blogda Ara [buscar]

combinaciones con las palabras 18

 combinaciones con las palabras 18

-----------------------------------------------



[oir > duymak]

oí > duydum

+

la noticia > haber

las noticias > haberler

+

oí la noticia > haberi duydum / haberini aldım

oí las noticias > haberleri duydum

[ "¿oíste" las noticias? > haberleri "duydun mu?" ]

+

la radio > radyo

en la radio > radyoda / radyodan

=

oí las noticias en la radio > haberleri radyoda duydum

[haberleri radyodaN duydum (mejor) ]

+

la tele > televizyon / tv

en la tele > televizyonda / tv'de / televizyondan / tv'den

=

oí las noticias en la tele > haberleri televizyondan duydum

x

ver > görmek

vi > gördüm / izledim / seyrettim

=

vi las noticias en la tele > haberleri televizyonda gördüm / televizyonda haberleri gördüm

+

película > film

una película > bir film

=

vi una película en la tele > televizyonda bir film gördüm  

+

internet > internet

en internet > internette / internetten

=

vi una película en internet > internette bir film seyrettim / internetten bir film seyrettim

+

comprar > satın almak

compré > satın aldım

+

compré una película en internet > internetten bir film satın aldım

+

la tienda > dükkân / mağaza

en la tienda > dükkânda / dükkândan / mağazada / mağazadan

=

compré una película en la tienda > dükkândan bir film satın aldım

+

anillo > yüzük

un anillo > bir yüzük

=

compré un anillo en la tienda > dükkândan bir yüzük satın aldım

x

vender > satmak

vendí > sattım

=

vendí un anillo en la tienda > dükkânda bir yüzük sattım

+

antiguo > antika / eski 

[viejo > yaşlı / eski]

=

vendí "un anillo antiguo" en la tienda > dükkânda "antika bir yüzük" sattım

[vendí "un anillo viejo" en la tienda > dükkânda "eski bir yüzük" sattım]

+

[para > için]

[comprar > satın almak / = almak]

[para comprar > satın almak için / almak için]

[otro / otra > başka / diğer / başka bir / diğer bir]

para comprar otro > başka satın almak için / başkasını almak için /

başka bir +tane almak için (mejor)

=

vendí un anillo antiguo en la tienda + "para comprar otro" >

"başka bir tane almak için"  + dükkânda antika bir yüzük sattım

+

el joyero > kuyumcu

al joyero > kuyumcuya

[a+el > al] 

=

vendí un anillo antiguo al joyero para comprar otro >

başka bir tane satın almak için kuyumcuya antika bir yüzük sattım

+

billete / boleto > bilet

un boleto > bir bilet

=

vendí un anillo antiguo al joyero "para comprar un boleto"

"bir bilet almak için" kuyumcuya antika bir yüzük sattım