Lección 30 (mis apuntes)

we can
podemos
yapabiliriz

we can't
no podemos
yapamayız

we want
queremos
istiyoruz/isteriz

we don't want
no queremos
istemiyoruz/istemeyiz

we have to
tenemos que
yapmak zorundayız

we don't have to
no tenemos que
yapmak zorunda değiliz

I would like
me gustaría
isterim

he, she, it would like
le gustaría
o ister

she would like to know if we can do it tomorrow
le gustaría saber si mañana podemos hacerlo
eğer o işi yarın yapabilirsek bilmek istiyor
(Yarın yapabilir miyiz diye bilmek istiyor)

he would like to know if we can call him later
le gustaría saber si más tarde podemos llamarle
eğer daha sonra onu arayabilirsek bilmek istiyor
(Daha sonra arayabilir miyim diye bilmek/öğrenmek istiyor)

with her
con ella
onunla

she would like to know if we can go there with her
le gustaría saber si podemos ir allí con ella
eğer onunla oraya gidebilirsek bilmek istiyor
(Birlikte oraya gidebilir miyiz diye bilmek/öğrenmek istiyor)

she would like to know if we can go there with her tomorrow
le gustaría saber si mañana podemos ir allí con ella
eğer yarın onunla oraya gidebilirsek bilmek istiyor
(Yarın birlikte oraya gidebilir miyiz diye bilmek/öğrenmek istiyor)

everyone
todo el mundo
herkes

everyone wants
todo el mundo quiere
herkes istiyor/herkes ister

everyone wants to know why we have to go there again tomorrow
todo el mundo quiere saber por qué tenemos que ir allí mañana otra vez
yarın neden oraya tekrar gitmek zorundayız herkes bilmek istiyor

someone
alguien
biri

someone has to
alguien tiene que
biri yapmak zorunda

someone has to do call her now because we can't do it tomorrow
alguien tiene que llamarle ahora porque no podemos hacerlo mañana
biri onu şimdi aramak zorunda çünkü yarın yapamayız

it's urgent
es urgente
acil

it's urgent and we have to speak with him now
es urgente y tenemos que hablar con él ahora
acil ve şimdi onunla konuşmamız gerekiyor /konuşmak zorundayız

it's not urgent
no es urgente
acil değil

it's not urgent and we can do it tomorrow
no es urgente y podemos hacerlo mañana
acil değil ve yarın yapabiliriz

so
entonces
öyleyse/ madem öyle

it's not urgent so we can do it tomorrow
no es urgente entonces podemos hacerlo mañana
acil değil, öyleyse yarın yapabiliriz

to discover/find out
descubrir
farketmek, farkına varmak, anlamak, keşfetmek, öğrenmek

we want to find out
queremos descubrir
anlamak/ öğrenmek istiyoruz

the reason why
el porqué
neden, sebep

later we want to talk with him and find out the reason why
más tarde queremos hablar con él y descubrir el porqué
daha sonra onunla konuşmak ve nedenini anlamak/öğrenmek istiyoruz

later we want to talk with him and find out if everyone has to be here tomorrow
más tarde queremos hablar con él y descubrir si mañana todo el mundo tiene que estar aquí
daha sonra onunla konuşup yarın herkes burada olmak zorunda mı öğrenmek istiyoruz