Lección 35 (mis apuntes)

today is very important for me

hoy es muy importante para mi
bugün benim için çok önemli

nothing is impossible
nada es imposible
hiçbir şey imkânsız değildir

it's perfect this way
es perfecto así
böyle mükemmel

it's fantastic here
es fantástico aquí
burası harika

that's all for today
es todo para hoy
bugünlük bu kadar (bugün için hepsi bu kadar)

I need to be here
necesito estar aquí
burada olmam/bulunmam lazım

I want to know if it's possible to do it today
quiero saber si es posible hacerlo hoy
(o iş) bugün yapılabiliyorsa bilmem gerekiyor (bugün yapılabiliyor mu?)

today is very important for me and I have to be here
hoy es muy importante para mi y tengo que estar aquí
bugün benim için çok önemli ve burada bulunmam gerekiyor

I don't want to be here now
no quiero estar aquí ahora
şu anda burada olmak istemiyorum

I can’t do it today or tomorrow
no puedo hacerlo hoy o mañana
bugün ya da yarın (o işi) yapamam

I like the food here
me gusta la comida aquí
buranın yemeklerinden hoşlanırım (yemeklerini beğenirim/severim)

I like to read
me gusta leer
okumayı severim

I like to swim here every day
me gusta nadar aquí cada día
her gün burada yüzmek hoşuma gider/ gidiyor

I don't like the food here
no me gusta la comida aquí
buranın yemeklerini sevmiyorum

I would like to speak with you tonight
me gustaría hablar contigo esta noche
bu gece seninle konuşmak istiyorum/isterim

I would like to swim every day
me gustaría nadar cada día
her gün yüzmek hoşuma gider

I wouldn’t like to eat here every day
no me gustaría comer aquí cada día
her gün burada yemeyi istemem

if it’s not possible today I would like to do it tomorrow
si no es posible hoy me gustaría hacerlo mañana
eğer bugün mümkün değilse (o işi) yarın yapmayı isterim

I would like to know if it’s possible to talk with you later
me gustaría saber si es posible hablar contigo más tarde
eğer daha sonra seninle konuşabileceksem/konuşmam mümkünse bilmek isterim / 

(daha sonra seninle konuşmak isterim)

it was good
fue bueno
iyiydi

it was impossible for me to do it yesterday
fue imposible para mi hacerlo ayer
dün (o işi) yapmam mümkün değildi

I can do it myself
puedo hacerlo yo mismo/a
kendi başıma yapabilirim

it was good to talk with you
fue un gusto hablar contigo
seninle konuşmak zevkti (seninle konuşmak güzeldi)

it was fantastic to see you yesterday
fue fantástico verte ayer
dün seni görmek harikaydı

I would like to do it again soon
me gustaría hacerlo otra vez pronto
yakında tekrar yapabilmek isterim

I want to know if she can call me because it’s important and I need to speak with her
quiero saber si puede llamarme porque es importante y quiero hablar con ella
eğer beni arayabilirse bilmek isterim çünkü önemli ve onunla konuşmak istiyorum /(beni arayabilir mi, önemli bir şey için görüşmem gerekiyor)

he wants to do it later
quiere hacerlo más tarde
(o işi) daha sonra yapmak istiyor

she doesn't want to wait for me here
no quiere esperarme aquí
(o) beni burada beklemek istemez

I need to know if he can do it for me today
necesito saber si puede hacerlo para mi hoy
eğer (o işi) benim için bugün yapabilirse bilmem gerekiyor

he has to go out tonight
tiene que salir esta noche
(o) bu akşam dışarı çıkmalı (çıkması gerekiyor)

can she do it today?
¿puede hacerlo hoy?
(o işi) bugün yapabilir mi?